Mahinur Ergun: ‘Asmalı Konak’ta Bahar, Yaşama Dair Bir Pencere Açtı’

 Mahinur Ergun: ‘Asmalı Konak’ta Bahar, Yaşama Dair Bir Pencere Açtı’

Konak dizilerinin atası olarak kabul edilen “Asmalı Konak” efsanesi, 2002-2003 arasında, 54 bölüm olarak ATV’de yayınlandı. Başrollerini Özcan Deniz ve Nurgül Yeşilçay’ın paylaştığı dizinin yönetmenlik koltuğunda Çağan Irmak vardı. Senaryosuysa rahmetli Meral Okay ve Mahinur Ergun ’a aitti. Reyting rekorları kıran ve “Bahar & Seymen” çiftini efsaneleştiren bu büyük yapımın senaristlerinden Mahinur Ergun’la Bahar karakterini ve Bahar’ın gücünün nereden geldiğini konuştuk.

Sizce güçlü kadın kimdir?

Güçlü kadın için tek bir tanım elbette yok. Her ülkeye, her sınıfsal kökene göre güç tanımı farklı. Bizim ülkede şehirde kendisini geçindirebilen bir genç kız, köyde evlendirilmeyi bekleyen bir genç kız ile aynı cehennemi yaşıyor olabilir. Eğitimli, kendi kaynaklarına sahip, mal mülk sahibi bir genç kadın koca evinde ağır bir sömürüye, şiddete ve kişilik hakları ihlaline gıkını çıkaramayabilir. Bu ülkede güçlü kadın herhalde içinde bulunduğu şartlarda elinden gelenin en iyisini yaparak kendini gerçekleştirebilen kadındır. Seçimlerini yapabilmek, haklarını bilmek ve savunmak, kendisini bu ülkede sefil bir düzeyde olan “kadın olma” beklentilerinden koruyabilmek… Bazen sadece hayatta kalabilmek ve eceliyle ölmek. Daha oradayız.

Kadın karakterleri yazarken nerede durmaya çalışıyorsunuz? Olmazsa olmazlarınız var mı?

Senarist her türlü karakteri yazmak durumunda. Aynı toplumda olduğu gibi senaryolarımızda da bin bir renkte karakter bulunabilir. Ama bana çok itici gelebilecek tipleri yazmayı sevmem. O karakterde mutlaka sevecek bir taraf bulmaya çalışırım. Mıymıntı, vur ensesine al lokmasını tipleri sevmem. Kendisini çaresiz ve kurban gibi gören mağdur karakterleri de sevmem. Gurursuz, yapışkan, tıkaç, duygu sömürüsü yapan karakterlerin başlarına bela açmaktan çok hoşlanırım.

“Bahar, Meral Okay’ın Esas Kızıydı”

Bahar karakterini yaratma sürecinizden kısaca bahsedebilir misiniz?

Bahar, rahmetli Meral Okay’ın öyküsündeki esas kızdı. New York’taki resim sergisinden geleneksel, yaşam şekli nesillerdir korunan tutucu bir konağa, deli gibi âşık olduğu adamın peşine takılıp, ışınlanırcasına gelin gidecekti. Durum daha hiçbir şey yazmadan bile çok garip ve inanılmaz görünüyordu. Ben de aynı o kızın kafasıyla o yolculuğa çıktım ve onunla birlikte Hanya’yı Konya’yı gördük.

Bahar “kendi” olabilmek için, oturmuş geleneksel düzene isyan eden bir kadın karakter. Asmalı Konak yayınlanırken, bunun kadın seyircideki karşılığı ne olmuştu?

Bahar sık sık aşkı ile kasabadaki ve konaktaki yaşam arasında bir seçim yapmak noktasına geldi. Bu seçimi yapamayacaktı, âşıktı. Artık o konak, evi olmuştu. O da güçlü karakter özellikleri sayesinde konağı değiştirmeyi seçti. Oradaki yaşamı güzelleştirdi, kendisini akışa bırakmadı. Sevdiği adamla mutlu olmak uğruna kendisinden vazgeçmedi. Herkes için yaşama dair bir pencere açtı ve konağa taze hava doldurdu.

Kadın seyirci bence karısına/sevgilisine âşık adamları seviyor. Hele bu bir de güçlü ve yakışıklı bir adamsa. Kız bebekleri prensli masallarla büyütürler. Ayrıca dekor güzeldi, bu insanlar fena zengindi. Aşağıdakilerin kendilerine göre güçlü hikâyeleri vardı. Genel olarak seyirciyi çekecek tüm kodları yerli yerindeydi dizinin. Kadın erkek fark etmez, dizi seyircisini bulmuştu. O dönem için çıtayı oldukça yükseğe koymuştu. Yapımcısı ve yönetmeni bugünün temellerini atacak teknik standartların öncülüğünü yapıyordu. Senaryosu ahlakçı değildi, yatak odalarındaki sahnelerde kamera utanarak pencereye doğru kalkmıyordu. Kadın seyirci aynı erkek seyirci gibi bütün bunların hepsini çok sevdi.

Bahar neden güçlü?

Belki ülke dışında eğitim gördüğü içindir. Orada bir kadın olarak kendisini gizlemesi değil gerçekleştirmesi bekleniyordu. Varoluşsal başarının sadece iyi evlat, iyi anne, iyi eş olmaktan değil, mutlu bir insan olmaktan geçtiği bir dünyadan geliyor. Doğuda işler başka. Bahar bu yeni bilgiyle konağın kimyasını bozuyor.

Şimdiye kadarki yerli dizilerde favori kadın karakteriniz hangisi?

Bin dizi yapılmış mıdır şimdiye kadar. İki bin? Bunun cevabını beş altı ayda ancak verebilirim.

Ezgi Özcan

5 Ekim 1987'de Adana'da doğdu. İstanbul Üniversitesi, Türk Dili ve Edebiyatı bölümünden mezun oldu. Deniz Yıldızı'yla başladığı senaristlik kariyerini Derin Sular ve Aşkın Bedeli adlı günlük dizilerde devam ettirdi. Son dönemde ise Kiralık Aşk, Tatlı İntikam ve Seviyor Sevmiyor isimli haftalık dizilerde profesyonel yazım hayatını sürdürdü. Episode Dergi'de editörlük ve yazarlık yapmakta.

Related post

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir