Faruk Pakiş: “İnsanın kendilik yolculuğunu, toplumla kurduğu veya kuramadığı ilişkileri anlatan, gerçekçi ve kamu yararı gözeten, gündelik sorunlara değinen işlerde olmak isterim.” – Özel Röportaj

 Faruk Pakiş: “İnsanın kendilik yolculuğunu, toplumla kurduğu veya kuramadığı ilişkileri anlatan, gerçekçi ve kamu yararı gözeten, gündelik sorunlara değinen işlerde olmak isterim.” – Özel Röportaj

1 Ocak’ta vizyona giren, Bilal Kalyoncu’nun yönetmenliğini yaptığı Doğulu filminde rol alan Faruk Pakiş ile oyunculuğa nasıl başladığını, Doğulu filmindeki rolünü ve hayallerini konuştuk.

Oyunculuğa nasıl adım attın ve hangi karar seni mesleğe yöneltti?

Faruk Pakiş: Ergenliğimle birlikte hikâye başlıyor esasen.. 14-15 yaşlarında muhtelif konular üstüne okur, yazar, çizerdim. Hep bir üretme gayreti içindeydim. Lise çağım her anlamda şahane geçti. 18’ime geldiğimde yakın bir dostum (Tolga Ordu), senaryosunu kendi yazdığı bir kısa film çekeceğini ve benimle bir yol yürümek istediğini söyledi. Küçük bir ekip kurduk ve Geri Dönüşüm adlı kısa filmi çektik. Bu özel filmin ardından oyunculuk yapmaya karar verdim.

1 Ocak’ta rol aldığın Doğulu filmi vizyona giriyor. Kısaca filmin konusundan ve projeye nasıl dahil olduğundan bahsedebilir misin? 

Faruk Pakiş: Bir intikam hikâyesi. Geçmişte ailesine zulmederek katletmiş güçlü bir yapıdan intikam almayı kafaya koymuş ve bunun için kendini aşan işlere girip mücadele veren birinin hikâyesi. Menajerim Tümay Özokur, yapımcımız ve yönetmenimiz Bilâl Kalyoncu’ya sunum dosyamı iletiyor. Bilâl hocam da beni TRT’de oynadığım Mahrem dizisinden anımsıyor. Sertaç karakteri için hem cast hem oyunculuk açısından uygun görüyor. Anlaştık ve şahane bir iş çıkardığımızı düşünüyorum.

Faruk Pakiş, ‘Doğulu’
Faruk Pakiş, ‘Doğulu’

Faruk Pakiş: “İnsanın kendilik yolculuğunu, toplumla kurduğu veya kuramadığı ilişkileri anlatan, gerçekçi ve kamu yararı gözeten, gündelik sorunlara değinen işlerde olmak isterim.”

Filmde nasıl bir karakteri canlandırıyorsun?

Faruk Pakiş: Kadınları çeşitli yollarla kendine aşık ettikten sonra patronuna yönlendiren, yalancı ve sahtekâr bir karakteri canlandırıyorum.

Bu filmdeki karakterini daha önce oynadığın işlerden nasıl ayırırsın? Bir oyuncu olarak kariyerine bıraktığı izi nasıl tanımlarsın?

Faruk Pakiş: Kısa filmler, reklâm, tiyatro oyunları, diziler, sinema filmi.. Belki onlarca karakter canlandırdım. İlk kez ‘kötü’ diyeceğimiz bir karakterle seyircimizin karşısına çıkacağım. Bu açıdan heyecanlı olduğumu söyleyebilirim. Çalışırken oyunculuğum üstüne çokça keşfettiğim anlar oldu. Hikâyelerin iyi, sağduyulu, masum, akıllı, güçlü çocuğundan bu tarafa geçip oynamak faydalı bir deneyimdi. Kariyerime nasıl bir iz bıraktığını bilmiyorum. Bu biraz ‘sonranın’ cevabı. Amacım, seyircimiz tarafından takdir görmek şimdilik.

Gelecekte ne tarz işlerde yer almak istiyorsun? Bir oyuncu olarak hangi türde kendini daha iyi hissedersin?

Faruk Pakiş: İnsanın kendilik yolculuğunu, toplumla kurduğu veya kuramadığı ilişkileri anlatan, gerçekçi ve kamu yararı gözeten, gündelik sorunlara değinen işlerde olmak isterim. Türünün ne olduğu hiç önemli değil. Sanat dediğimiz şey bunun için kıymetli zaten. Dram, aksiyon komedi veya farklı türler… Başka başka yordamlarla aktarabilme meselesi biraz. Bu söylediklerim ne olur okurlara ezber gelmesin. Yeterince ezber üstünden şeyler okuyor ve seyrediyoruz zaten. Gerçeğin üstündeki örtüyü kaldırmak sanat icra edenlerin aslî görevidir. Ben böyle bakıyorum.

faruk pakiş
Faruk Pakiş

Genelde uzun set saatlerinden dolayı oyuncular off günlerinde kendilerine sakin bir gün geçirmeyi hedef koyarlar. Sen genellikle nerede olmayı tercih edersin?

Sevdiklerimle vakit geçirmek bana en iyi gelen şey. Onlarla birlikte yemek yemek, gezmek, maç seyretmek, konsere gitmek, muhabbet etmek benim ruhumu dinlendiriyor. Özellikle babamla Beşiktaş maçı seyretmek beni hâlâ çok heyecanlandırıyor ve büyük keyif veriyor.

Gerçek başarı; hırsın mı, yoksa şansın mı bir ürünüdür sence? Sen ne kadar hırslısın?

Gerçek başarının tamamen disiplinli bir çalışmayla gerçekleştiğine inanıyorum. Şansa inanmıyorum. Ne kadar hırslıyım sorusunu kendime pek sormadım ancak hayallerim konusunda inatçı olduğumu söyleyebilirim.

5 yıl sonra kendini nerede görüyorsun?

Hayalini kurduğum hikâyeyi çekip oynamak için teknik açıdan yeterliliğe sahip olmak istiyorum. Bunun için çok çalışıyorum.

Faruk Pakiş

Televizyon mu, Dijital projeler mi sence? Neden?

Ben televizyonla büyüdüm. Ekran hep ilgimi çekti ve hâlâ büyüsünü kaybetmediğini düşünüyorum. Tabii ki dijital projeler olursa bu beni çok memnun eder ancak ihtiyacım olan ve kariyerime iyi geleceğini düşündüğüm yer televizyon.

Sinema mı tiyatro mu?

Sinema. Hem seyirci hem bir aktör olarak bu cevabı veriyorum. Oyunculuk bir açıdan his aktarımıdır. Bu bağın sinemayla daha gerçek bir yerden kurulduğuna inanıyorum.

En çok oynamak istediğin rol hangisi? Veya izlediğinde içinde kalan bir karakter oldu mu hiç?

Evet! Martin Scorsese’nin yönettiği The Aviator filminde Leonardo Di Caprio’nun canlandırdığı ‘Howard Hughes’ karakteri. Gerçek bir hikâyedir. Bu kadar özendiğim başka bir karakter yok sanırım.

Sporla aran nasıldır?

Futbolun müptelâsıyım. Oynamayı da seyretmeyi de çok severim. Çocukluğumdan beri tenise ilgim oldu. Zaman zaman oynarım. Yüzmekten çok keyif alırım. Düzenli olarak fitness yapıyorum. Her gün en az bir saat yürürüm.

Tam olarak şu an olmak istediğin yerde misin?

Asla. Hiçbir zaman istediğim yerde olacağımı düşünmüyorum. Bunu düşündüğümde hikâye biter muhtemelen. Çünkü her zaman daha iyisi vardır.

Hayata dair, seni yaşama bağlayan motto nedir?

Mottoları gerçekçi bulmam. Sloganlar genelde iddialı ve içi boş gelir. Benim kıymet verdiğim şeyler var. Ailem, dostlarım ve mesleğim. Bu üçgen beni yaşama bağlıyor.

Engin İnan

1979 yılında Bolu'da doğdu. Hayatının yaklaşık 20 yılını Sakarya'da geçirdi. Marmara Üniversitesi Fransızca Kamu Yönetimi bölümünde okudu. İletişim ve organizasyon alanlarında çalıştı. Pek çok etkinlikte ve farklı sektörlerden markaların iletişim çalışmalarında görev aldı. Episode Dergi editörlüğü ile birlikte iletişim danışmanlığı çalışmalarını yürütüyor. Kedi babası.

Related post