İntihar Önleme Timi | 13 Reasons Why Oyuncuları Katherine Langfod ve Dylan Minnette Episode’da
Jay Asher’ın çoksatan kitabı ve Bryan Yorkey’nin adaptasyonuyla heyecan içinde izlediğimiz 13 Reasons Why’ın başrolleri Dylan Minnette ve Katherine Langford ile lise yıllarına dönüş. (Röportaj: Oben Budak)
[highlight]Lise dizisinde oynayınca lise dönemlerine dönüyor mu insan?[/highlight]
Dylan Minnette: Ben doğru düzgün bir lise öğrencisi değildim açıkçası. Dizi çekimlerine başladığımda sanki her şeyi ilk defa yaşıyormuşum gibi geldi. Yaptığım işe ciddi yaklaşıyorum. Aslında senaryoda gösterdiğimiz şeyler tamamen gerçek olan şeyler. Lisede yaşadığımız dertleri anlatan bir dizide oynamak hayli enteresan.
[highlight]Sen gittin mi liseye, sizde farklı olmalı Katherine?[/highlight]
Katherine Langford: Hayır, ben Amerikan lisesine gitmedim, Avustralyalı olduğum için Amerikan lise hayatını hep dizi ve filmlerde gördüm. Bu yüzden senaryo elime ilk geldiğinde 15-16 yaşıma dönüp öyle adapte olmaya başladım. Açıkçası lise hayatımı diziye yansıttım diyebilirim. Amerikan lisesiyle farklarımız vardı tabii. Amerikan liselerinde yaşananları ben de sadece dizi ve filmlerden görüyordum. Bilirsin işte, bir kızın canı yılsonu balosuna gitmek ister ya da Cadılar Bayramı kostümü hazırlamak… Bunlar dünyanın en önemli şeyleriymiş gibi yaşıyorsun o yaşta.
[highlight]Öğrenme yaşları, bilirim. Her şey, herkes üzerİnİze gelİr gİbİdir. Peki, bu dizideki gibi hiç kendi hayatının fişini çeken bir tanıdığınız oldu mu?[/highlight]
Katherine: Maalesef evet, böyle bir olay oldu. Yaşadığımız dünyada sık karşılaştığımız bir konu bu. Ya yakın tanıdığındır ya da bir arkadaşının arkadaşıdır; bir şekilde karşına çıkar. Çok travmatik hikâyeler biliyorum. Umarım bu diziyle özellikle o yaşta düşüncesiz duygulara kapılıp zaman zaman hayatına son vermeyi düşünenler kendinden bir parça görecek. Kişisel olarak sorunları olanların bu diziyi izlemesini isterim. İnsan büyürken yaşadığı şeyleri ilk defa yaşadığı için elbette zorluklarla karşı karşıya geliyor. Bir yetişkin için bunu söylemek kolay; ama lisedeyken durum farklı. Sorun nasıl çözülebilir, intihar nasıl önlenebilir sorularının cevabı hakkında bu dizi.
[highlight]Sanırım o psikolojiyi anlamak için araştırmalar yaptınız. İntihara iten nedenlerin başında ne geliyor?[/highlight]
Katherine: Tabii ki en çok yalnızlıktan oluyor. Kimse yalnızlığı seçmez, ona itilirsiniz.
[highlight]İntihara kalkışanların aİlelerine bu dİzİyİ tavsİye eder mİsİnİz yoksa onlar İçİn çok mu acımasız olur bu tavsİye?[/highlight]
Katherine: Bence bu dizinin, intihara kalkışmış çocuklarını anlamaya çalışan aileleri aydınlatacak pek çok yönü var. Aslında ezbere bildiğimiz şeylere başka açıdan yaklaşmayı da sağlıyor bu dizi. Empati yapabilen, çözüm odaklı insanlar olmamızı öğütlüyor. Asıl en büyük mesajıysa intihar edenlerin neden böyle yaptıklarına dair farkındalık yaratmak. İç dünyalarında ne olduğunu diziye döktük. Çünkü neden ve nasıl yaptıkları arasında büyük fark var. Biz neden yaptıklarının üzerinde duruyoruz. Bu travmayı geçirenler için izlemek daha zor olabilir. Ama insan kendisiyle yüzleşmeli, yüzleşmezsen yarayı tedavi edemezsin. En azından izleyemiyorlarsa bile yaptığımız işle gurur duymaları lazım; çünkü biz, insanların onları anlamalarını sağlıyoruz.
Dylan: Aslında insanları büyük bir sürpriz bekliyor, bir iki bölümü izledikten sonra, “Bunu da mı diziye döktüler?” diyorlar. Fazla ileri gittiğimizi düşünenler, intihar edenlere saygı duymadığımızı söyleyenler var; ama böyle düşünenlerle mücadele ediyoruz. Bu dizi insanları her yönden çok etkiliyor fakat aynı zamanda eğlenceli yönleri de var. Yani özünde tabii ki drama; ama sonuçta bu bir şov.
[highlight]Dizinin senaryosundan çok etkilenmiş gözüküyorsunuz, intihar edenlerin psikolojisinden nasıl bu kadar eminsiniz?[/highlight]
Dylan: Olabildiğince gerçeği göstermeye çalışıyoruz; ama bu yollardan geçmedik. Bu kadar ciddi bir mesele işlenirken senaryoya dikkat ediliyor. Bir yandan da bu bir dizi, devamlılığı sürdürebilmek için entrika katmak şart. Bir kişinin hayatı bütün ayrıntılarıyla anlatıldığı için hem drama hem komedi var. Her şey birbirine iyice geçmiş durumda. Bu da diziye gerçeklik veriyor bence.
[highlight]Dizinin önemli detaylarından biri de günümüzde rastlamamızın neredeyse imkânsız olduğu kaset. 20’li yaşlarınızın başında olduğunuzu varsayarsak siz bile bilmiyorsunuzdur aslında. Neden kaset kullanıldı?[/highlight]
Katherine: Geçmişe özlem… Hepimizin hayatında olan şeyler, eskileri hep üzüntü ve hüzünle anarız. Kullanılan kaset bile bunun bir figürü.
[highlight]Dizinin en beğendiğiniz tarafı ne?[/highlight]
Katherine: Bir oyuncu olarak her gün sete gitmek, bütün gün orada bulunmak ve sonra bunları insanlara gösterme süreci çok heyecanlı. En önemli şey, inanıp bunu gerçekleştirmek. En önemlisi insanlara verdiğiniz, seyirciye kattığınız o duygular… Ve tabii ki deneyim.
Dylan: Kesinlikle katılıyorum, insanlarla paylaşmak çok heyecanlı. Senaryo elime gelince hemen parçası olmak istedim. Hep sorulan bir sorudur; neden intihar ettin? Bu diziyle bu soru açığa kavuşacaktır bence.
[highlight]Yapımcınız Selena Gomez’le çalışmak nasıldı peki?[/highlight]
Katherine: Gerçekten çok yoğun bir kız, çekimler sırasında hem dizimizle uğraşıp hem de dünya turunu bitirmeye çalıştı. Aslında tüm fikir ondan çıktı. Dizinin senaryosu çoksatan bir kitaptan alınan hikâyeyle oluşturuldu. Selena çok etkilendiği için kitabın haklarını satın aldı ve yapımı ortaya çıkardı. Asıl kahraman o; 7 sene boyunca uğraştı bu kitabı dizi yapabilmek için. Gelecek için yeni ve genç yapımcıların çıkması önemli. Ben bir kız olarak Selena’nın başarısını sonuna kadar destekliyorum.
Dylan: Bizi çok destekledi. Başta onunla tanışmamıştık, sonlara doğru o da katıldı.
[highlight]Avustralya’da yaşıyordun sanırım, seçmeler nasıl oldu?[/highlight]
Katherine: Açıkçası Skype üzerinden cast yapıldığı için Selena ile fazla konuşamadım. Diziye kabul edildiğim söylenince bir hafta içinde Amerika çalışma vizesi almam gerekiyordu, bu konular çok uğraştırdı.
[highlight]İlk bölümde bisiklet sürerken kaza oluyor ve yara izin oluşuyor. O bölüm geçmiş ve gelecek arasında ayrım yapılsın diye mi eklendi?[/highlight]
Dylan: İlk önce seyirciyi çekebilmek için fiziksel acıyı göstermek, sonra psikolojik acıya girmeniz gerekiyor. Bir kazada çok yara almasan bile psikolojik olarak daha fazla etkilenebiliyorsun. Metaforik olarak yaralar, olayın iç yüzünü hatırlatır.
[highlight]İkinci sezondan verebileceğiniz tüyolar var mı?[/highlight]
Katherine: Orijinal kitap bir sezonluk, sonrasında kurgu gelecek. Zaten kitapta bir gecede olan olaylardan bahsediyor; ama diziye uyarlanınca biraz değiştirildi. Şimdi yeni senaryo üzerinde çalışılıyor.
Dylan: İlk sezonda kasetler izledik, 2. sezonda karakterlerin bu olaydan sonra hayatlarına nasıl devam edeceklerini göreceğiz. 13 arkadaş, 13 ayrı hayat. Herkesin ayrı hayat dramasını, tepkilerini göreceğiz.
[highlight]Konuşmalarınızdan anlıyorum ki dizinize fazlasıyla bağlanmışsınız. İlk önemli rolünüz olduğu için mi bu minnettarlık?[/highlight]
Katherine: Bütün şovlar sürekli yetişkinlerin gözünden hayata bakıyor. Oysa bu dizi tamamen lise dönemindeki çocukların gözlerinden yansıtıldığından genç nesiller için çok önemli olduğunu düşünüyorum. İleride sahip olmamaları gereken karakterleri öğrenip hayattan ders almanın önemini keşfedecekler. Toplum kalıplarla, klişelerle gençleri ayrıştırıyor. Bu ayrıştırdıklarınız genç; salak değil. Bunlar insan! Kalıplara koyup gençler diye adlandırmamanız gerekiyor. Çocuklara, daha çok küçüksünüz diyoruz; ama onlar salak değil.
Dylan: Siz lisede okuyan birinin dünyanın problemlerini çözmesini istiyorsunuz. Okula giden bir öğrencinin sadece okuması lazım, aile sorunlarıyla uğraşmaması, ülke problemleriyle boğulmaması gerekiyor. Bu çocuklar aile, eğitim ve toplumsal kültürün neden olduğu baskılar yüzünden intihara kalkışıyor. Ve gerçekten liseli öğrenciler göründüklerinden daha zekiler, bundan emin olabilirsiniz. Anlayış ve saygıyı hak ediyorlar; çünkü onlar birer birey.