‘The Penguin’: Gotham İçinde Açılan Farklı Kapılar ve ‘The Sopranos’a Göz Kırpan Bir Mafya Hikâyesi
Yeni Yılı Evde Geçirecek Olanlara; İçinizi Isıtacak 7 Film Önerisi
Yeni yılı evde mi geçirmeyi düşünüyorsunuz?
Eğer cevabınız evet ise size içinizi ısıtacak, yeni yıl ruhunu yaşatacak, ailenizle birlikte izleyebileceğiniz birbirinden güzel klasik filmleri derledik. 🙂
1- While You Were Sleeping (1995)
Bekar bir kadın olan Lucy, yakışıklı Peter’la her sabah metroda karşılaşır ve uzaktan uzağa ona hayran olmayı sürdürür. Peter bir gün raylara düştüğünde müdahale eden kişi Lucy’dir. Komaya giren genç adamı hastanede ziyaret ettiğinde ailesiyle de tanışır ve bazı yanlış anlaşılmalar sonucu Peter’in ailesi onu oğullarının nişanlısı zanneder. Peter’ın koma durumu sürerken Lucy ailenin bir parçası olur ve yalanını sürdürür. Ama Peter’ın erkek kardeşi Jack ortaya çıktığında işler karışır. Çünkü Lucy’yle birbirlerine aşık oluverirler. Genç kadın, hiç tanımadığı komadaki bir adamın sevgilisi rolü yapmakla gerçekten bulduğu aşkı yaşama arasında ikileme düşer.
2- The Family Man (2000)
Jack Campbell hayatta işten, başarıdan ve paradan daha önemli şeyler olamayacağını düşünen bir iş adamıdır. Hiç evlenmemiş ve aile kurmamıştır. Bir sabah uyandığında kendini 13 yıl öncesinde terk ettiği kız arkadaşı ile evlenmiş ve 2 çocuğu olan bir aile babası olarak bulur. Yeniden eski iş hayatına dönmeye çalışırken aslında hayatın anlamının çok daha farklı olduğunu anlamaya başlar…
3- White Christmas (1954)
II. Dünya Savaşı’ndan sonra ordudan ayrılan Bob Wallace ve Phil Davis bir dans ve müzik grubu kurmak için bir araya gelirler. Davis, Wallace’ı hem dans eden hem şarkı söyleyen, Betty ve Judy isimli iki güzel kız kardeş ile tanıştırır. Bir Noel şovunda sahneye çıkacak olan Betty ve Judy’nin peşinden Vermont’a giden ikili, burada eski komutanları General Waverly ile karşılaşırlar ve asıl macera onun maddi zorluklarla boğuştuğunu öğrenmeleriyle başlar.
Müziğin ve dansın dünyasında pek çok romantik anların olduğu film içinizi ısıtacak!
4- It’s a Wonderful Life (1946)
Üst üste gelen olaylar yüzünden iş adamı George Bailey intiharın eşiğine gelmiştir ve köprünün kenarında sallanmaktadır. Tam o sırada Clarence adlı ‘koruyucu melek’ belirir ve George’u intihar düşüncesinden vazgeçirmek için George’a küçük bir oyun oynamaya karar verir.
Bu oyunda George eski hayatına geri dönecektir ve George, hayatındaki insanların George’la hiç tanışmamış olsalardı ne şekilde bir hayat süreceklerini görecektir. Bu sıradışı deneyim sonucunda George iyi niyetinden dolayı ne kadar çok insana yardım ettiğini anlar ve hayatının değerinin farkına varır.
Frank Capra başyapıtı dünyanın en güzel filmlerinden biridir. Her izleyenin kendisini iyi hissettiği yapım, verdiği pozitif duygular nedeniyle kesinlikle izlenmesi gereken filmlerden biri.
5- Home Alone (1990)
Kevin, ailesi Fransa’ya tatile giderken yanlışlıkla evde unutulur. Yalnız kaldığını farkettiği anda, evini de hırsızlara karşı korumak zorunda kalacağını anlar. Harry ve Marv’ın niyeti, Kevin’in mahallesindeki tüm evleri soymaktır. Kevin’in evinin kolay lokma olmayacağını acı deneyimlerle öğreneceklerdir.
6- A Christmas Carol (2009)
A Christmas Carol ya da tam adıyla A Christmas Carol in Prose, Being a Ghost Story of Christmas Charles Dickens’ın yazdığı bir kitap olup cimri ve huysuz bir yaşlı adamın (Ebenezer Scrooge) bir gecede nasıl değişiverdiğini anlatır. Scrooge Noel arifesi üç tane ruh ziyaret eder; geçmiş, şimdi ve geleceğin hayaletleri. Onlarla beraber kısa bir yolculuğa çıkan Ebenezer Scrooge; geçmişini, bugününü ve sonunu bir film şeridi gibi izler; ya ölümü seçecektir ya da kurtuluşu.
7-The Polar Express (2004)
Geçirdiği Noel’ler nedeniyle artık Noel babaya olan bir inancı kalmayan küçük bir erkek çocuğu, oldukça tuhaf bir trene atlayarak hiç bilmediği yollara düşer. İnancını sorguladığı için gideceği yere varmak onun için çok da heyecan uyandırıcı değildir. Ancak trenin içi kesinlikle öyledir. İçerisinde bir sürü mucizenin yaşandığı bu tren, Noel Baba’nın ikamet ettiği Kuzey Kutbu’na doğru yol almaktadır. Robert Zemeckis’in yönetmen koltuğunda oturduğu filmin büyük bir kısmını Tom Hanks seslendiriyor.
İyi seyirler… 🙂