‘The Penguin’: Gotham İçinde Açılan Farklı Kapılar ve ‘The Sopranos’a Göz Kırpan Bir Mafya Hikâyesi
Ay Yapım Ev Sahipliğindeki Academy Day’de Medyada Kadınların Rolü Konuşuldu
Birçok önemli yapımda imzası bulunan Ay Yapım, International Academy Day kapsamında özel bir etkinliğe ev sahipliği yaptı. Bu yıl ilk kez İstanbul’da düzenlenen etkinlik, Türk senaristlerin, oyuncuların ve yönetmenlerin yanı sıra Emmys ve IEmmys ödüllerini düzenleyen ekibin de katılımıyla gerçekleşti. Episode ekibi olarak, 2 Haziran Cuma günü yapılan “Medyada Kadınların Rolü ve Türk Yapımlarının Yurtiçi ve Dünya Çapındaki Başarısına Etkileri” isimli panele katıldık. Konuşmacılar; Emmy adayı senarist Ece Yörenç, Netflix Türkiye yetkilisi Pelin Diştaş, senarist Sema Ergenekon ve ünlü oyuncu Beren Saat’ti. Panelin moderatörlüğünü ise Kerem Bürsin üstlendi. İlk kez moderatörlük yaptığı için heyecanlı olduğunu belirten Bürsin, sıcak ve enerjik tavrıyla keyifli bir moderasyon yaptı.
Bürsin öncelikle sahnedeki herkesi tanıttı. Daha sonra senaristlere dönerek, Fatmagül’ün Suçu Ne?’den Yargı’ya, Aşk-ı Memnu’dan Gümüş’e, yurtdışına satılmış ve dünya çapında ilgi görmüş projeleri yazarken neleri göz önünde bulundurduklarını sordu. Dizilerin artık uluslararası olması ve yurtdışında ilgi görmesi yazım sürecini nasıl etkiliyor? Senaristler Ece Yörenç ve Selma Ergenekon ilk önce Türk seyirciyi gözeterek yazdıklarını belirttiler. Zaten hikâye iyiyse başarının global olmasının kaçınılmaz olduğu vurgulandı. Proje seçme açısından bakıldığında ise Netflix Türkiye Yetkilisi Diştaş, seçme sürecinin çok değişmediğini ama yazarların format konusunda daha özgür olduklarını belirtti.
Panelin konusu medya sektöründeki kadınlar olunca tabii ki sektörde ve ekrandaki cinsiyet eşitliğinden bahsedildi. Kerem Bürsin sorusunu sormadan önce biraz cinsiyet eşitliğinin onun için ne olduğundan da bahsederek kalbimizi kazandı. Tüm konuşmacılar kadın erkek eşitliğinin ve ekranda güçlü kadınlar yaratmanın ve oynamanın önemine değindi.
Beren Saat, 20 yıldır sektörde olduğunu ve kendisinin bile buna şaşırdığını belirtti. Bu yirmi yılda televizyondan dijitale yer aldığı çoğu işten bahsedildi. Özellikle Fatmagül’ün Suçu Ne?’nin dünya çapında birçok kadına ilham verdiğini söyledi.
Bürsin, dijital ve ana akım medyadan bahsederken gülerek kendisinin dijitale henüz iş yapmadığını söyledi. Beren Saat’i ise son yıllarda hep dijital platformlarda izledik. Bürsin, hem dijital hem de televizyona iş yapmış Beren Saat’e iki yayın platformu arasındaki farkları sordu. Yetenekli oyuncu dijitalin daha özgür olduğunu belirtti. Bu konuda senarist Ece Yörenç ise, televizyona dönmeyi düşünmediğini belirtti.
Panelin bir diğer önemli konusu Türk yapımlarının dünyadaki etkisiydi. Pelin Diştaş, Netflix Türkiye yapımlarından, bu yapımların izlendiği yerlerden ve daha birçok konudan bahsederken Sema Ergenekon yurtdışına satılan işlerin senaryo sürecini anlattı. Türk yapımlarının en çok hangi ülkelerde izlendiğinden ve dışarıya bir senaryo satıldığında orijinal ekibin senaryoya ne kadar dahil olduğundan bahsedildi.
Bürsin, katılımcılardan soruları almadan önce son kez konuşmacılara yakın gelecekteki projelerini sordu. Ben de bu soruya oldukça heyecanlandım. Sema Ergenekon, severek izlenen Yargı’nın 3. sezonunun geleceğini ve dijitale iş yapmak istediğini belirtirken Yörenç, “Hep yazıyorum. Netflix’e yazdığım yeni bir mini dizim var,” dedi. Diştaş, yakın gelecekte Netflix’te izleyeceğimiz yapımlar için ufak ipuçları verdi. Yeni sezonlar yakında desek yanlış olmaz.
Panelde konuşmayı dinlemeye gelen katılımcılardan da soru alındı. Eşcinsellik ve kadına şiddet gibi toplumsal meseleler hakkındaki soruyu konuşmacılar her türlü hikâyeyi otosansürsüz anlatmamız gerekiyor, diyerek cevapladı. Bir başka soru da Türk dizilerinin İran’da, özellikle kadınlar üzerinde yarattığı etki üzerineydi. Paneldeki tüm kadınlar İran’daki olayları yakından takip ettiklerini söylediler ve desteklerini açıkladılar.
Benim en çok beğendiğim soru, Türkiye hakkında araştırmalar yapan bir akademisyenden geldi. “Kadınların medya sektöründe ezilme araçlarından en önemlisi de streotipleştirilmesi. Bu konuda ne düşünüyorsunuz?” sorusuna oyuncu Beren Saat cevap verdi. “Her zaman alternatif yollar arıyorum. Ünlüysen streotipleştirilmemek kaçınılmaz, benim önüme bir streotip konduğunda ben kibarca başka bir yöne gitmek istediğimi belirtiyorum,” dedi.
Türk senaristler, oyuncular ve yönetmenler uzun bir süredir dünya çapında büyük ilgiyle karşılaşan yapımlara imza atıyor. Artık dünyanın önemli içerik üreticilerinden biri haline gelen ülkemizde bu uluslararası etkinliğin düzenlenmesinin sektöre katkı sağlamasını diliyorum.