Başrollerinde Ayça Ayşin Turan ve Furkan Andıç’ın Yer Aldığı ’39 Derecede Aşk’ın Fragmanı Yayınlandı
‘Shrinking’:Terapi Etkili Ruhsal Komedi – Ömür Tanyel
Apple Tv’de bu yılın ocak ayında gösterime giren Shrinking dizisi uzun zamandır hasret kaldığımız durum komedilerine (sitcom) güzel bir örnek. Özellikle 80’li ve 90’lı yıllarda sıkça rastladığımız durum komedileri yapı olarak birkaç merkezde geçmekte ve birbiriyle bağlantılı bir grup insan arasındaki ilişkileri temel almaktaydı. 2019-2022 arasında yayınlanan ve dram tarafı ağır basan After Life, 2005-2013 yılları arasında yayınlanan komedi dizisi The Office bu tarzın en yakın tarihli örneklerinden.
Shrinking’in Türkçede karşılığı “küçülme, büzüşme” olmakla beraber “Shrink” terimi psikiyatrist ve psikolog anlamında da kullanılmaktadır. Dizinin de temelinde eşinin ölümü sonrası iş ve özel hayatında “büzüşme” gösteren bir psikiyatrist yer alıyor. Jason Segel tarafından canlandırılan Jimmy, kızıyla beraber yaşar ama hem evde hem işyerinde bu kaybın getirdiği ruh çöküntüsünün izlerini yansıtır. Bir nevi “terzi kendi söküğünü dikemez” sözünün canlı halidir. Aynı işyerindeki hem patronu hem iş ortağı olan Paul (Harrison Ford) ise bir yandan Parkinson hastalığıyla mücadele ederken bir yandan da bazı iletişim sorunları yaşadığı kızına yakınlaşma çabası içerisindedir. Uçarı yapısıyla öne çıkan işyerinin diğer terapisti Gaby (Jessica Williams) ise olaylara her ne kadar dışarıdan bakıyor gözükse de herkesin hayatına çaktırmadan dokunmaya çalışır.
Jimmy’nin yaşadığı depresyonu geçirmek amacıyla düzenlediği havuz partisinin, komşusu Liz (Christa Miller) tarafından gece yarısı sonlandırılmasıyla dizi başlar. Liz sadece bir komşu değil, Jimmy’nin eşinin ölümü sonrası kızı Alice’e (Lukita Maxwell) anne tarzı yaklaşımıyla da aileye girmiştir. Emeklilik bekleyen ve çevresindeki olaylara ilgisi olmayan kocasıyla ilgilenmektense bu hayat ona daha cazip gelir. Alice ise annesinin ölümünden sonra babasının depresif durumuna karşı her geçen gün daha antipati duymakta ve ondan uzaklaşmaktadır.
Jimmy terapi seanslarında da hastaları dinlerken aynı ruh halinde olduğu için ızdırap duyar. Kendisi bu kadar dertliyken garip problemleri olan insanlara bir terapist olarak değil, isyan ve nefret hisleriyle önerilerde bulunmak ister. Nitekim kocasıyla sorunlu bir ilişki yaşayan ve partnerinin sürekli kendisini psikolojik olarak ezdiğini söyleyen Grace’e (Heidi Gardner) tavsiye vermeyi bırakıp eşini terk etmesini ve başka şehre taşınmasını önerir. Jimmy terapist kimliğinden çıkıp içinden geleni söyleyebildiği için rahattır. Her ne kadar sonrasında bu ve benzer önerileri Paul tarafından kritize edilse de artık bu tür davranmanın da bir terapi yolu olduğunu düşünmeye başlamıştır.
Bir sabah Gaby tarafından kendisine gönderilen yeni bir hasta olan Sean (Luke Tennie) ise öfke kontrolünü yönetemediği için birkaç kişinin yüzünü dağıtmıştır. İsteksizce terapiye gelen Sean önce Jimmy’nin hal ve hareketlerine anlam veremez, gitmek ister ama bir yandan da mecburdur. Jimmy de başlangıçta ona yaklaşamaz. Ancak sonrasında onu bir boks klubüne götürerek öfkesini gösterebilmesi ve boşaltması için yollar aramaya başlar. Bir müddet sonra Sean ve Jimmy arasında hasta-hekim ilişkisi ötesinde dostluk oluşur. Sean, ailesi tarafından evde istenmemesi üzerine Jimmy’nin evine taşınır. Alice başta duruma şaşırıp kabullenmese de Sean’a yakınlık duymaya başlar.
Dizi her ne kadar komedi bazlı olarak görünse de Jimmy’nin eski ayrılmaz arkadaşı rolündeki Brian (Michael Urie) gay kimliğiyle dizi karakterlerindeki homofobik davranış ve hissiyatı ön plana çıkararak mizah dozunu artırıyor. Başta avukat olarak görevini yaparken sonra hem kendi ilişkisini hem Jimmy’nin ilişkilerini toparlamaya çalışan bir yapıda görürüz onu. Sadece o değil, Gaby de bir ortaktan çok Jimmy’nin hayatını düzene koymayı isteyen bir arkadaş gibidir.
Alice üzerinde etkisi ağır olan komşu Liz’den onu ayırmak Gaby’nin ilk aşamada planladığı işlerdendir. Zira ona göre Alice, Liz’e bu kadar bağlı olmasa babasıyla yakınlaşma fırsatını elde edebilecektir. Gaby bir yandan Liz ile mücadele ederken bir yandan da kendi sorunlu aşk hayatının muhasebesini yapmaktadır. Ancak tüm bunların ortasında bir parti sonrası Jimmy ile aynı yatakta uyanması her şeyin baştan değerlendirilmesini gerektirir.
Çekimleri Nisan 2022’de başlayan dizinin ilk sezonu 10 bölümden oluşuyor. Karakterlerin birbiriyle ilişkisindeki mizahi yaklaşımların gerçeklikten uzaklaşıp abartıya kaçmaması önemli özelliklerinden biri. Her ne kadar üç ana karakter, terapist kimlikleriyle gözükse de dizide gerçekçi tıbbi bir psikiyatrik değerlendirme ve tedaviye rastlamak mümkün değil. Bu durum bazı izleyicilerin terapi seanslarının yanıltıcı gösterildiği şeklinde itirazlarına neden oldu. Ancak dizinin yaratıcılarından Bill Lawrence yaptığı açıklamada en az 100 terapistle dizi öncesi görüştüklerini ve bu görüşmelerde travma sonrası stres bozukluğuna sahip hastaların gerçekten de dövüş kulüplerine götürüldüğünü dinlediklerini ve oradan esinlendiklerini söyledi.
Dizi her ne kadar Jimmy temelinde dönse de aslında “ağır top” olarak Harrison Ford’un yer aldığı bir gerçek. 2000’li yılların başında her yıl sadece tek bir yapımda yer alabileceğini söyleyerek hem fiziğini hem kalitesini korumayı amaçlayan yıldızın bu yapımı seçmesi de önemli bir durum. Dizide bir bilge edasında yer alırken çevresindekileri etkisi altında tutmayı da başarıyor. Başlarda Jimmy’den habersiz Alice’le yaptığı sohbet seansları da bir nevi “çaktırmadan terapi” tadında ilerliyor. Muzdarip olduğu Parkinson hastalığını takip eden nöroloğu Julie ile yakınlaşmaktan da kaçamıyor.
Her bölümü yaklaşık 30 dakika olan dizi, izleyeni iyi hissettirecek, güldürecek ve bir sonraki bölümü merak ettirecek bir tatla ilerliyor. Mart 2023’te ikinci sezon onayını alan yapıma ödül adaylıkları gelmeye de başladı. Süper kahramanlar, mafya, uyuşturucu dünyası, bol bakışma ve manidar cümlelerle dolu dizilerden bir parça uzaklaşıp güzel bir yarım saat geçirmek istiyorsanız Shrinking tam size göre.
Bu yazı, Episode’un 48. sayısında yayımlanmıştır.