‘Yeşil Gezegen’ ile Bitkilerin Gizemli Dünyası Açığa Çıkıyor

BBC Studios’un dünyaca ünlü Doğa Tarihi Birimi tarafından hazırlanan “Yeşil Gezegen” (The Green Planet) adlı yeni serisi, bitkilerin sıra dışı dünyasını izleyicileriyle buluşturuyor. Sunuculuğunu ünlü belgeselci Sir David Attenborough’un üstlendiği dönüm noktası niteliğindeki beş bölümden oluşan serinin ilk bölümü 23 Ocak Pazar günü saat 20:00’de Digitürk, Tivibu ve KabloTV platformlarında yer alan BBC Earth kanalında ekranlara gelecek.

Yüzyıllardır insan hayatının bir parçası olan bitkilerin çoğumuzun farkına varmadığı sırlarla dolu hikayelerini ekranlara taşıyan ‘Yeşil Gezegen’; Sir David’in ABD’den Kosta Rika’ya, Hırvatistan’dan Kuzey Avrupa’ya, kısacası dünyanın dört bir yanına ettiği seyahatlerden oluşuyor. Kurak çöllerden su diyarlarına, tropik ormanlardan buzla kaplı arazilere, bitkilerin dünyanın farklı iklim bölgelerinde yaşadığı hayatların gözler önüne serildiği belgesel, bitkilerin görünmeyen ancak bir o kadar birbirine bağlı dünyasının merkeze alındığı ilk BBC yapımlarından biri olarak öne çıkıyor.

Düşünülenin aksine, bitkiler yalnız başlarına hareket etmiyor; tıpkı insanlar ve hayvanlar gibi, çevresindeki diğer bitkilerle, hayvanlarla ve hatta insanlarla yakın ilişkiler kuruyor. İzleyiciler, bu yeni seride Sir David’in birbirini önemseyen ağaçların, kendini doğaya karşı farklı yöntemlerle savunan ve hatta hayvanları avlayan bitkilerle yaşadığı birbirinden ilginç deneyimlere şahit olacak. 

BBC Studios Doğa Tarihi Birimi, ZDF ve The Open University iş birliğiyle hayata geçirilen ‘Yeşil Gezegen’; BBC One ve PBS ortak yapımı olarak yayınlanacak. Mike Gunton’ın uygulayıcı yapımcısı olduğu seri; kullandığı öncü yeni çekim teknolojisiyle izleyicileri mistik bir dünya yolculuğuna çıkarırken, aynı zamanda bitkilerin iklimi ve ekosistemlerimizi korumada oynadığı kilit rolü gözler önüne serecek.

Son dönemde insanların bitkilerle ilgili bilincinin arttığını belirten Sir David Attenborough, “İklim değişikliği, doğal dünyaya karşı tutumumuzu büyük ölçüde değiştirdi. Şunu bilmeliyiz ki, bitkiler sürdürülebilir ve sağlıklı bir yaşam döngüsünün olmazsa olmazı. Onlar olmadan nefes alamayacağız ve hatta açlıktan öleceğiz. Bu nedenle, ‘Yeşil Gezegen’in, bu seriyi tanımlayan en iyi isim olduğunu düşünüyorum çünkü; dünyamız aslında tahmin ettiğimizden daha da yeşil ve son dönemde bu konuda belirli bir farkındalık oluşsa da bu hala istediğimiz düzeyde değil. Serinin bu farkındalığı her zamankinden daha çok artıracağına ve insanların bitkilerin dünyasına farklı bir pencereden bakarak hayatlarında yeni kapılar aralayacağına inanıyoruz” dedi.

Serinin gelişmiş çekim teknolojisinin altını çizen Uygulayıcı Yapımcı Mike Gunton, “Bitkiler, insanlar ve hayvanlardan farklı bir zaman diliminde yaşıyor. Bu zaman farkını ve bitkilerin gözünden gezegenimizi ekranlara yansıtmak için birtakım teknolojilerden faydalanmamız gerekiyordu. ‘Yeşil Gezegen’de robotik teknolojilerin yardımıyla özel bir bakış açısı yakaladık. Bu teknolojiler sayesinde ekranlara taşıdığımız bitki yaşamının görünmeyen yüzünü izleyiciyle buluşturmaktan heyecan duyuyoruz” açıklamasını yaptı.