Gala Ekonomisi: Davetli Listesinde Hep Aynı 250 Kişi

Yasemin Şefik
Yasemin Şefik
TarafındanYasemin Şefik
Uzun yıllardır "Yasemin Şefik'le HİTNOZ" radyo programını yapıyor. Best FM'de hafta içi her gün dinleyici karşısında anlatıyor. Radyoculuğunun yanı sıra; skeç yazarlığı, Show Tv "Dördüncü Aranıyor”,...
5 dakikalık okuma

Memlekette kişi başına üç gala düşüyor. Dizi, film, tiyatro, dijital platform, YouTube lansmanı… Her hafta bir yerde kırmızı halı seriliyor. Ve nedense o halıya her defasında aynı topuklar basıyor. “Yeni sezon” aslında hep aynı yüzlerin aynı ışıkta farklı sponsor panolarının önünde sıraya girdiği bir ritüel artık. Türkiye gala kültürünü çoktan fuaye alanlarından alıp lüks otel lobilerine, rooftop barlara ve tarihi binaların restore edilmiş salonlarına taşıdı. Çünkü artık sanat değil, görünürlük konuşuyor.

Eskiden tiyatro galası demek; sahne tozunun, ışık masasının, oyuncuların heyecanla izleyiciye karıştığı bir gecenin sıcaklığıydı. Şimdi ise o sıcaklığı influencer’ın elindeki iPhone’un ısısı temsil ediyor. Oyun ya da film konuşulmaz; “Kim ne giymiş, hangi marka davetlileri getirmiş, story’de kim kiminle aynı kadrajda?” konuşulur. Sanatın yerini PR, PR’ın yerini ise “etkinlik ekonomisi” aldı.

Bu ekonominin döngüsü basit: Bir yapım şirketi yeni işini tanıtır, sponsor marka salonu tutar, PR ajansı davet listesini hazırlar. Ve o liste… Sanki gizli bir mezhep üyeliği gibi hep aynı isimlerden oluşur. Oyuncular, eski oyuncular, yeni fenomenler, reklamcılar, birkaç “çok önemli” basın mensubu ve sosyal medyada etkinliği yüksek kişiler… Hatta bazıları artık işi gücü bırakmış, “gala davetlisi” olarak yaşıyor. Her galada görülmek, sektörde hâlâ var olduğunu kanıtlamanın en kolay yolu.

Psikolojik Açıdan Gala Sendromu

Bu durumun psikolojik altyapısı da epey tanıdık: “Görünüyorum, öyleyse varım.” Gala aslında toplu bir varlık onay töreni. Kimisi kırmızı halıda yavaş yürüyerek kendi hayatını film sanıyor, kimisi orada selfie çekerken geçmişte kaçırdığı rollerin yasını tutuyor. Bir nevi “ben de buradayım” fısıltısı dolaşıyor ortalıkta.

Bu fısıltı, sosyal medyada yankıya dönüştükçe, gala bir sanat etkinliğinden çok “statü panayırı”na dönüşüyor. Hatta bazıları için, o akşam kimle aynı kareye girdiği, oynadığı dizinin reytinginden bile daha önemli hale geliyor.

Ekonomik Boyutu: Işıklı Bir Dönme Dolap

Bu “gala ekonomisi”, PR ajanslarından catering şirketlerine, makyaj sanatçılarından araç kiralama firmalarına kadar minik bir endüstri yaratmış durumda. Bir gecelik görünürlük için harcanan bütçe bazen bir kısa film çekimine eşdeğer. Ama kimse buna itiraz etmiyor; çünkü herkes sistemin içinde bir halka.

Markalar bu geceleri “prestij yatırımı” olarak görüyor, yapımcılar “algı çalışması” diye savunuyor, davetliler ise “fırsat ağı” diyerek anlam yüklemeye çalışıyor. Halbuki çoğu için o gece, birkaç fotoğraf ve etiketlenmiş bir hikâyeden ibaret.

gala ekonomisi

Fuayeden Lüks Otellere Evrilen Kültür

Eskinin fuaye alanları gerçekten oyun öncesi heyecanla, sanat sohbetiyle dolardı. Şimdi o “fuaye”ler, otel lobilerinde dekor olarak yeniden tasarlanıyor. Her köşede bir “marka fotoğraf alanı”, her masada bir “ürün yerleştirmesi”. Bu dönüşüm, aslında kültürel önceliklerimizin de aynası: anlamdan çok ambalaj, üretimden çok gösterim peşindeyiz.

Ama bu gösterinin de bir sınırı var. Aynı yüzleri aynı ışıkta görmeye alışan seyirci artık sıkılmaya başladı. Sosyal medya üzerinden izlenen bu galalar, zamanla “bir tür ekosistem içi yankı odası”na dönüştü. Yani gala, kendi kendine alkış tutan bir sistem haline geldi.

Belki de galalar artık sanatın değil, “varlık kaygısının” sergilendiği sahnelerdir. Çünkü her gala bir gösteri ama çoğu zaman oynanan şey o yapım değil, orada olma halinin kendisi. Kim bilir, belki de bu yüzden artık kimse gala davetinden “Film nasıldı?” diye çıkmıyor. Onun yerine, “Story’ler güzel oldu mu?” diye soruyor.

Ve evet… memlekette kişi başına üç gala düşüyor ama sanat hâlâ seyirci arıyor.

Neden mi bu yazıyı yazdım? Biz de geçen ay ekiple belgesel serimiz için bir gala düzenledik. Küçük bir izleme ama büyük bir hazırlık sürecinden geçerken fark ettim. Bu nasıl bir ekonomi? Birçok kolla işbirliği yapmak gerekiyor. Sonra da gittiğim, çektiğim, içerik hazırladığım galaları düşününce konu aklımda yayılmaya başladı. İşin bir de bu tarafına bakalım istedim. Ne yaparsak yapalım en fazla iki hafta (bu süre bile uzun aslında…) konuşuluyor. Algıyı o noktada tutmak eskisinden daha da zor. Bir de gala fareleri var, onu sonraki sayıda anlatacağım.

*Yasemin Şefik’in yazısı Episode’un 62. sayısında yayımlanmıştır.

Bu içeriği paylaş
TarafındanYasemin Şefik
Takip et:
Uzun yıllardır "Yasemin Şefik'le HİTNOZ" radyo programını yapıyor. Best FM'de hafta içi her gün dinleyici karşısında anlatıyor. Radyoculuğunun yanı sıra; skeç yazarlığı, Show Tv "Dördüncü Aranıyor”, TRT Haber "Haber Sizsiniz" gibi televizyon programlarının sunuculuğunu yaptı. "Anladım Bozukluğu", "Dünlük" ve "Hiç Kurusu”, “Öyle Vakti” isimli kitapları yayınlandı. “Beni Bilirsin! Arkandan Konuşmam” isimli stand-up şovuyla BKM’de tek kişilik gösterisiyle 2016 yılında stand-up-up showlarına başladı. Yeni gösterisi ise “Ne Münasebet” ile sahnede.

Episode Dergi

E-Bülten'imize Abone Olun!

En yeni içeriklerimizden ilk siz haberdar olun! Bültenimize abone olun!

Son Bölümlerimiz...

Podcast

Kritik Eşik – 58: Yabani

Episode’un editörleri Özlem Özdemir, Yasemin Şefik ve Engin İnan, Kritik Eşik'in yeni bölümünde Yabani dizisini konuşuyor.

LISTEN
58. Bölüm
Süre: 7:13

Kritik Eşik – 57: Kirli Sepeti

Episode’un editörleri Özlem Özdemir, Yasemin Şefik ve Engin İnan, Kritik Eşik'in yeni bölümünde Kirli Sepeti'ni konuşuyor.

LISTEN
57. Bölüm
Süre: 11:21

Kritik Eşik – 56: Dilek Taşı

Episode’un editörleri Özlem Özdemir, Yasemin Şefik ve Engin İnan, Kritik Eşik'in yeni bölümünde Dilek Taşı dizisini konuşuyor.

LISTEN
56. Bölüm
Süre: 15:36

Kritik Eşik – 55: Bambaşka Biri

Episode’un editörleri Özlem Özdemir, Yasemin Şefik ve Engin İnan, Kritik Eşik'in yeni bölümünde Bambaşka Biri dizisini konuşuyor.

LISTEN
55. Bölüm
Süre: 19:07

Kritik Eşik – 54: Aile ve Adım Farah Yeni Sezon

Episode’un editörleri Özlem Özdemir, Yasemin Şefik ve Engin İnan, Kritik Eşik'in yeni bölümünde Aile ve Adım Farah'ı konuşuyor.

LISTEN
54. Bölüm
Süre: 18:18

Kritik Eşik – 53: Ömer ve Yargı Yeni Sezon

Episode’un editörleri Özlem Özdemir, Yasemin Şefik ve Engin İnan, Kritik Eşik'in yeni bölümünde Ömer ve Yargı dizilerinin yeni sezonları.

LISTEN
53. Bölüm
Süre: 19:30

Son Bölümlerimiz...

Video

Episode TV’nin Sevilen Programı ‘Oben Budak’la Falan Filan’ Yeni Bölümüyle Yayında

Episode TV’nin sevilen programlarından Oben Budak'la Falan Filan heyecan verici yeni bölümüyle…

‘Deniz Tezuysal ile Kesin Bilgi’nin Yeni Bölümünde Mutluluk Konuşuldu

Episode TV'nin sevilen programlarından Deniz Tezuysal ile Kesin Bilgi'nin 4. bölümü, 8…

Episode TV’nin ‘Deniz Tezuysal ile Kesin Bilgi’ Programının 3. Bölümü Yayınlandı

Bugün yayınlanan Deniz Tezuysal ile Kesin Bilgi 3. bölümünde "Nikahta Keramet Var…

Episode TV’den ‘Deniz Tezuysal ile Kesin Bilgi’ Kendine Has Üslubuyla Devam Ediyor

Episode Dergi YouTube kanalı Episode TV’nin yeni içeriklerinden Deniz Tezuysal ile Kesin…

Mehmet Kurtuluş Episode’a Konuştu

Kurz und schmerzlos (1998), Im Juli (2000), Gegen die Wand (2004) gibi…

Popüler İçerikler

Euphoria 3. Sezon Yayın Tarihi Belli Oldu

HBO'nun tüm dünyayı kasıp kavuran fenomen gençlik serisi Euphoria 3. sezonun yayın…

Editör
Tarafından Editör

E-Bülten'imize Abone Olun!

En yeni içeriklerimizden ilk siz haberdar olun! Bültenimize abone olun!

Çok Okunanlar

‘Task’ Dizisi 2. Sezon Onayını Aldı

Yılın en çarpıcı suç dramalarından biri olan Task 2. sezon onayını aldı.…

Editör
Tarafından Editör
Dizi dünyasının tek adresi: Episode Gelişmeleri takip etmek için yeni sayıyı okumayı unutmayın!