Netflix’in öncülüğünü yaptığı internet TV platformları sayesinde tüketiciler istedikleri içeriği herhangi bir zamanda, tek bir ekrana bağlı kalmaksızın izleme özgürlüğüne sahip oldu. Bu ise TV izleme rutinlerinde de önemli değişiklikleri beraberinde getiriyor. Netflix’in global araştırmasına göre tüketiciler sanılanın aksine sabahları haber programlarıyla uyanmak yerine komedi, öğlenleri ise kadın programları yerine drama dizileri izlemeyi tercih ediyor.
Netflix 2013 yılında dizilerin tüm sezon bölümlerini aynı anda yayınlayarak izleyicileri dizi maratonu kavramıyla tanıştırmış, TV sektöründe ezberleri bozmuştu. Aradan geçen dört yılda TV izleme alışkanlıklarında daha pek çok açıdan yıkıcı değişim yaşandı. Netflix’in 22 ülkede gerçekleştirdiği global bir araştırmaya göre tüketiciler neyi ne zaman izleyeceğini kendi seçtiğinde, geleneksel TV kanallarının gün içinde verdiği programlardan çok daha farklı içerikleri izlemeyi tercih ediyor. Örneğin uyanır uyanmaz sabah haberleri yerine komedi izlemeyi tercih ediyorlar. Öğlen kuşağındaki kadın programlarının yerini drama dizileri alıyor. Akşam saatlerinde en çok korku/gerilim yapımları, gece yatmadan önce ise yine komedi programları izleniyor.
Güne gülerek başlamak istiyoruz
Netflix’in dünya genelindeki milyonlarca kullanıcısının izleme verilerine bakarak ortaya çıkardığı araştırma sonuçlarına göre izleyiciler sabahları kahvaltıda Fuller House gibi aile komedi programlarını izlemeyi tercih ediyor. Sabah gözünü açar açmaz insanın kahkaha atmaya hali mi olur demeyin. Netflix verileri üyelerin sabah 06:00 civarında komedi programı izleme oranının, günün geri kalanına göre yüzde 34 daha yüksek olduğunu gösteriyor. Sabah saatlerinde en çok izlenen komedi programları arasında Fuller House, Unbreakable Kimmy Schmidt ve Grace and Frankie gibi diziler bulunuyor.
Öğle kuşağında kadın programları yerine drama dizileri
İzleyeceği içeriği TV kanalları değil tüketicinin kendisi seçtiğinde, öğlen 12:30 ile 14:00 saatleri arasında en çok izlenen programların drama dizileri olduğu görülüyor. Netflix verilerine göre dünya genelinde yüzde 47 ile en çok drama dizisi izlenen saat aralığı 12:30 ile 14:00. Gilmore Girls A Year in the Life, The Crown, Suits, Vikingler gibi diziler bu saat aralığında öne çıkıyor.
Akşam saatlerinde korku ve gerilimin ilacı gece saatlerinde komedi
Akşam saatlerinde en çok Stranger Things, Sense8, Breaking Bad, Dexter gibi gerilim/korku dizilerinin izlenmesi şaşırtıcı bir veri olmasa gerek. Verilere göre dünya genelinde saat 21:00 civarında bu türde izlenen içeriklerde yüzde 27’lik bir artış var. İşin ilginci, üyelerin 23:00’e kadar korku/gerilim dizileri izledikten sonra yatmadan önce komedi içeriklerine yönelmesi… Netflix kullanıcıları uykuya dalmadan önce Bojack Horseman, Master of None ve Love gibi komedi yapımlarına dönüyor. Yani güne komediyle başlayıp komediyle bitiriyoruz.
Uyku yerine öğrenme isteği: Gece Kuşları
Dünya genelinde gece yarısı ile sabah 06:00 arasında Netflix izleyenlerin oranı yüzde 15. Üstelik gece kuşlarının sanılandan çok daha farklı bir zevki var. Bu saat aralığında yüzde 24 artışla en çok Abstract The Art of Design, Making a Murderer, Chef’s Table ve Planet Earth gibi belgeseller izleniyor. Yani kaliteli eğlence içeriğine yönelik talep, ışıklar kapandığında da sürüyor.
Artık her saat Netflix saati!
Netflix verileri gösteriyor ki, üyeler neyi ne zaman izleyeceğine kendi karar verebildiğinde sabah 05:00’te de akşam 22:00’de de Netflix izlemeleri zirve yapabiliyor. Kısaca geleneksel TV kanallarında alışageldiğimiz tüm TV gerçekleri tersine dönüyor, dünya genelinde TV izlemenin kuralları yeniden yazılıyor.
Netflix Orijinal Content Başkan Yardımcısı Cindy Holland değişen TV izleme alışkanlıklarıyla ilgili araştırma sonuçlarını şu sözlerle değerlendirdi: “Tüketicilerin gününü klasik TV kanallarının akışına göre planlamak zorunda kalmadan geçirdiği şu son dört yılda, TV izleme alışkanlıklarında dünya genelinde çok önemli değişimler yaşandı. Netflix olarak günün her saati ne izleyeceklerinin kontrolünü tamamen tüketiciye verdik ve sabit bir akışın dışına çıkma özgürlüğü verildiğinde, TV izleme rutinlerinin nasıl değiştiğini gözlemledik. Üstelik bu değişim, tüm dünya genelinde milyonlarca izleyicide görülüyor.”
