Culpables serisini yazmaya henüz 19 yaşındayken başladığınızı okudum. Bu çok genç bir yaş! Hikâyenin önce Wattpad’de başladığını da biliyorum… Biraz bundan bahseder misiniz?
Mercedes Ron: Kitabı 19 yaşımdayken yazdım. Geleneksel yollarla yayımlamayı denedim, ancak bir yanıt alamadım. Bu yüzden kitabı Wattpad’e yükledim. Sanırım insanlar üzerinde çok çalıştığım bir romanı paylaştığım için minnettar oldular ve kitabı çok iyi karşıladılar. Bir yıl sonra bana bir üçleme teklifi geldi.
Bu hikâyeyi ilk olarak bir roman olarak yazdınız. Şimdiki oyuncu kadrosu romanı yazdığınız dönemde hayal ettiğiniz gibi mi? Onları görüp “Evet, bu o,” dediniz mi?
Mercedes Ron: Fiziksel olarak, hayal ettiğimden farklılar. Noah daha sarışındı ve mavi gözlü değildi. Ama önemli olan aralarındaki o kimyanın olmasıydı. Onları rollerini canlandırırken izlediğinizde, Nick ve Noah oldukları açıkça belli olmalıydı ve bunu başarabildiler. Hayranlar onları çok seviyor.
Sonra hikâye beyaz perdeye taşındı. Bu sizin için nasıl bir histi? Nasıl gelişti bu süreç?
Mercedes Ron: Bana bu haberi oldukça erken verdiler. Kitap yayınlanalı henüz bir buçuk yıl olmuştu ve bu benim için hayallerimin gerçekleşmesi gibi bir şeydi. Kitabı yazarken de bir gün filme dönüşeceğini hayal ederek yazmıştım. Bu yüzden çok heyecanlandım ve tüm süreci büyük bir keyifti benim için.
Mercedes Ron: “Kitabı 19 yaşımdayken yazdım. Geleneksel yollarla yayımlamayı denedim, ancak bir yanıt alamadım. Bu yüzden kitabı Wattpad’e yükledim. Sanırım insanlar üzerinde çok çalıştığım bir romanı paylaştığım için minnettar oldular ve kitabı çok iyi karşıladılar. Bir yıl sonra bana bir üçleme teklifi geldi.”
Filmleri izlemeden önce romanları hiç duymamıştım. Ama izledikten sonra kendimi o eski romantizmin köklerine dönmüş gibi hissettim. Klasik bir romantik drama aslında ama biraz farklı bir hissiyatı da var. Bu kasıtlı mıydı? Geleneksel romantik dramaları sever misiniz?
Mercedes Ron: Hayır, bu kasıtlı değildi. Sanırım o dönemde okumak istediğim şeyi yazdım. Farklı konular… Bir aşk hikâyesi anlatmayı seviyordum. Üç kitapta bir araya getirdiğim şey buydu. Ve bunu ben de gençken yazdığım için okur kitlemle bağ kurabildim, bence anahtar nokta buydu.
