Filmlerdeki Güçlü Kadın Karakterler

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü, filmlerdeki güçlü kadın karakterleri de hatırlamak için harika bir gün. Unutmamak gerek ki sanat, hayatı yorumlar, yansıtır ve belki de dönüştürür. Filmlerdeki güçlü kadın karakterler de kuşkusuz narin, zayıf, erkeğe muhtaç kadın algısını yerle bilgi etti ve ediyor.

İşte, unutulmaz filmlerdeki güçlü kadın karakterler!

İlginizi çekebilir: “En İyi Kadın Yönetmenler”

Unutulmaz Filmlerdeki Güçlü Kadın Karakterler

Hedda Gabler – Hedda 

Norveçli oyun yazarı Henrik Ibsen’in aynı adlı oyunundan uyarlanan 1963 yapımı Hedda Gabler’in ana kahramanı Hedda, sinemanın unutulmaz kadın kahramanlarından. Ingrid Bergman’ın hayat verdiği Hedda, nevrotik, hırslı, hayatının kontrolünü eline almak için her şeyi göze alacak kadar cesur bir kadın portresi sunuyor. 

Gone Girl – Amy Dunne

David Fincher’ın Gillian Flynn’in aynı adlı romanından beyaz perdeye uyarladığı Gone Girl’ün Amy Dunne’u, yalnızca polisiye türünde değil, tüm janrlarda öne çıkan bir kadın karakter. Kendisini hırpalayan erkeklerden intikam alan bir kadının etrafında dönen film, güçlü anlatısıyla akıllarda yer etti ve yayınlandığı 2014 yılından itibaren ‘gone girl efekt’i yarattı. 

Aaah Belinda

Atıf Yılmaz ve Müjde Ar ikilisinin unutulmaz filmlerinden Aaahh Belinda, Türk sinemasında tiyatrocu bir kadının kendisini içinde bulduğu geleneksel normlara nasıl karşı durduğunu gözler önüne sermesiyle öne çıkıyor. Senaryosu Barış Pirhasan imzalı 1986 yapımı filmin oyuncu kadrosunda; Füsun Demirel, Yılmaz Zafer, Güzin Özipek, Macit Koper ve Tarık Papuççuoğlu yer alıyor.

Mad Max: Fury Road – Furiosa 

Furiosa, post apokaliptik bir dünyanın kadın kahramanı. Kadınların güvende olduğu bir dünya hayal eden Furiosa, cesareti, kararlılığı, zekâsı ve yetenekleriyle hatırlanıyor. Mad Max gibi uzun soluklu bir hikâyede öne çıkan Furiosa’nın orijin hikâyesinin anlatacağı bir film de yolda. 24 Mayıs 2024’te gösterime girecek Furiosa: A Mad Max Saga’da Furiosa’ya Anna Taylor-Joy hayat verecek.

Everything Everywhere All at Once – Evelyn

Everything Everywhere All at Once’ın ana kahramanı Eveyln, son yıllarda sinemada izlediğimiz güçlü kadınlardan biri. Amerika’da bir çamaşırhane işleten Evelyn, kendini aniden çok evrenli bir mücadelenin tam ortasında bulur. Diğer boyutlardaki alternatif versiyonlarıyla bağlantı kurarak, onların yeteneklerini yalnızca kendisinin durdurabileceği bir yıkımla savaşmak için kullanmaya başlar. 2022 yılına damga vuran film, 11 dalda aday gösterildiği Oscar Ödülleri’nden En İyi Film ve En İyi Kadın Oyuncu dahil olmak üzere 7 ödülle döndü.

Everything Everywhere All at Once fragmanını izlemek için tıklayın.

Thelma & Louise

1991 yılında prömiyer yapan Thelma & Louise, o dönemin Hollywood’unda alışılmadık bir filmdi. Aksiyon filmlerinin vazgeçilmez matematiğini değiştirdi ve cesur, güçlü ve kural tanımayan iki erkek başrol yerine iki kadın kullandı. Callie Khouri’nin yazdığı, yönetmen koltuğunda ise Ridley Scott’un oturduğu filmin başrollerini Susan Sarandon ve Geena Davis paylaştı. Bir kesimin ‘toksik feminizm’ temsili olarak nitelendirdiği, diğer kesimin de sinemada cinsiyet eşitliğini getireceğine inandığı film, çıktığı yıl bir Oscar, bir Bafta ve bir Altın Küre ödülünün sahibi oldu. 

Kill Bill – The Bride 

Pulp Fiction itibarıyla filmografisinde “feminist” bir bakış açısı izlediği düşünülen Quentin Tarantino’nun filmlerinin açık ara en güçlü kadın karakteri Beatrix, namıdiğer The Bride. Beatrix, hayatını mahveden ve arkadaşlarını öldüren adamı bulana kadar filmde toplam 76 kişiyi öldürdü ve intikamını aldı. Ancak Beatrix’in güçlü bir kadın olma sebebi insan öldürmesi değil, boyun eğmeyen bir karakter olarak öne çıkması.

Üç Renk: Mavi – Julie

Krzysztof Kieslowski’nin Üç Renk üçlemesinin ilki Mavi, bir kadın karakter üzerinden özgürlüğün ne anlama geldiğini işliyor. Ana kahraman Julie’nin eşi ve kızını kaybetmesinin ardından hayata geri dönmeye çalışmasını konu eden film, yas ve acı kavramlarını varoluşçuluk perspektifinden irdelemesiyle öne çıkıyor. 

Üç Renk: Kırmızı – Valentine

Üçlemenin son halkası Kırmızı ile Kieslowski, En İyi Film ve En İyi Senaryo dallarında Oscar adaylığı aldı. Aşka dair muhteşem bir bakış açısı sunan film, Valentine karakteri aracılığıyla kader, yalnızlık, öfke, kıskançlık gibi en insani duyguları ustalıkla işliyor. 

Persona – Elisabet Vogler

Ingmar Bergman imzalı Persona’nın Elisabet’i sinemanın en unutulmaz kadın karakterlerinden biri. Hemşire Alma ve oyuncu Elisabet Vogler’in tehlikeli duygusal ilişkisi etrafında dönen film; travma, kimlik ve gerçek gibi temaları çarpıcı bir biçimde yansıtmayı başarıyor. 

Promising Young Woman – Cassie

Promising Young Women’ın Cassie’si, ‘güçlü kadın karakter’ dendiğinde ilk akla gelen isimlerden biri. Arkadaşının uğradığı cinsel saldırı için adalet arayan Cassie, olayın üstünü örten herkese unutamayacakları bir ders verir. Savunmasız kadınları hedef alan kişileri güçlü bir şekilde eleştiren film, isyankâr anlatısıyla öne çıkıyor. Emerald Fennell’ın yazıp yönettiği 2020 yapımı Promising Young Women’ın başrolünde Carey Mulligan yer alıyor. 

Terminatör – Sarah Connor

Uzun soluklu aksiyon film serisi Terminatör’ün Sarah’ı, sıradan bir hayat süren bir kadından kendini eğitmiş, tam donanımlı bir savaşçıya dönüşmesiyle hafızalarda yer etti. İlk filmi 1984’te çıkan seride Sarah Connor’a Linda Hamilton hayat veriyor.