Those About to Die Röportajları: Jóhannes Haukur Jóhannesson

 Those About to Die Röportajları: Jóhannes Haukur Jóhannesson

Succession, The Witcher ve Vikings: Valhalla gibi projelerden aşina olduğumuz Jóhannes Haukur Jóhannesson, dizinin ilgi çekici karakterlerinden Viggo’yu canlandırıyor.

Those About to Die röportajları için buraya tıklayın.

Daha önceki rollerinizden anlaşılıyor ki oyunculuğunuz ve fiziğiniz bu tip dönem yapımları için sizi vazgeçilmez kılıyor. Yönetmenler sizi tercih ediyor ama siz neden bu işi istediniz?

Dramatik bir gladyatör olması ilgimi çekti. O aslında bir savaşçı, bir esir ama aynı zamanda baba ve birinin eşi. Sadece eve dönebilmek için bir yol bulmaya çalışıyor. Tabii Rolland Emmerich faktörünü de saymazsam olmaz. Stargate gibi dünyanın en iyi filmini yönetmiş birisi. Senaryonun detaylarını bilmesem de kabul etmek isterdim açıkçası bu projeyi.

Nasıl hazırlandınız? Yani hacim olarak zorluk çekmemişsinizdir tabii ama bir eğitimi olmuştur diye düşünüyorum.

Evet, bir sürü akrobasi antrenmanı ve ek ağırlık antrenmanları vardı. Dört ay öncesinden eğitim almaya başladık. Özellikle aksiyon konularında fazla prova yapmanın her konuda yardımı olur. Çünkü bir aksiyon sahnesinin çekimi ilerledikçe insanlar kesik ve morluklarla karşılaşıyor. Kanama olabiliyor. Bu yüzden koreografiyi iyice öğrenmek çok önemli.

THOSE ABOUT TO DIE – Episode 105 – Pictured: Jóhannes Haukur Jóhannesson as Viggo, Moe Hashim as Kwame – (Photo by: Reiner Bajo/Peacock)

Karakteriniz bir silah uzmanı. Vikings gibi diğer dizilerdeki çalışmalarınızın hazırlanmanıza yardımcı olduğunu düşünüyorum ama arkasında Roma tarihini de barındıran bu müsabakalar için ne tür bir eğitim aldınız?

Evet. Pek çok farklı silah var ve balta veya kılıcın kullanıldığı Viking dizisinden deneyimim vardı. Ancak burada kullandığımız farklı tür kılıçlardı. Farklı uzunluklar var, bu kılıçlardan bazıları oldukça kısa, ağlarınız var, üç çatallı mızraklarınız var. Dublörlerle geçirdiğimiz zamanın büyük bir kısmı bu silahları nasıl kullanmamız gerektiğine odaklanıyordu. Oyuncu arkadaşlarınıza zarar vermek istemezsiniz, bu nedenle mesafeye dikkat etmelisiniz. Ancak çok fazla mesafe olmamalıdır çünkü kameraya iyi görünmesi gerekir. Gerçekten farklı silah türlerine ve bunları nasıl kullanacağımıza değindik. Harika bir deneyimdi. Daha önce dövüşmüştüm ama bu tür silahlarla değil, bu yüzden çok eğlenceliydi. Yeni şeyler öğrenmek her zaman güzeldir.

Moe Hashim ile iyi bir ikili oldunuz, ekrana yansıması o şekilde en azından.

Çekimler haricinde de dost olduk, evet. Birlikte o kadar çok sahnemiz vardı ki arkadaş olduk zaman içinde. Bir süre sonra otelde kendi odam olduğu halde onun odasında vakit geçirdiğimi bile fark ettim. Gerçekten arkadaş olduk ve bunu gösteriye yansıtmaya çalıştık. Karakterlerimiz farklı geçmişlerden geliyor, ancak her birinin gladyatör eğitiminde onlara hizmet edecek etkileyici bir beceri seti var. Kwame ve Viggo alışılmadık bir ikili gibi görünse de ikisi, tıpkı oyuncuların perde arkasında yaptığı gibi bir bağ kuruyor.

Kıyafetler hakkında ne düşünüyorsunuz? Dönem kıyafetleri, günümüz modasının tuhaf çizgisine bakılınca çok daha rahat öyle değil mi?

Kesinlikle çok rahat. Ben o kıyafetlerle çok rahattım en azından. Çekim yaptığımız zaman çok sıcaktı ve rahatlıkla nefes alan kıyafetlerimiz sayesinde daha rahat bir dönem geçirdik. Ben gündelik olarak da o kıyafetleri giymeyi isterdim.

Oben Budak

Basın hayatına Kral TV ve Star'da programlar yaparak başladı. Ardından haftalık Aktüel dergisi ve Harper's Bazaar için çalışmaya başladı. Uzun süre FHM dergisini yönetti. Röportajları bugüne kadar bazı dergi ve gazetelerde yayınlanmaya devam ediyor. Halen Türkiye'nin ilk ve tek dizi kültür dergisi Episode'un Genel Yayın Yönetmenliğini yapmaktadır. Aynı zamanda çok satan Falan Filan adlı kitabın da yazarıdır.

Related post

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir