Lalisa Manobal ve Tayme Thapthimthong ile ‘The White Lotus’un 3. Sezonunu Konuştuk

 Lalisa Manobal ve Tayme Thapthimthong ile ‘The White Lotus’un 3. Sezonunu Konuştuk


The White Lotus üçüncü sezonuyla Tayland’ın mistik atmosferinde bambaşka bir enerjiye bürünüyor. Özgürlüğün ve çılgınlığın iç içe geçtiği bu dünyada, karakterler hem kendileriyle hem de birbirleriyle yeni sınavlara giriyor.

Lalisa Manobal ve Tayme Thapthimthong ile The White Lotus‘un yeni sezonunu ve rollerini konuştuk.

The White Lotus özel röportajlarına buradan ulaşabilirsiniz.

Grubunuz Blackpink ile dünya turnesine çıkmaya hazırlanıyorken The White Lotus ile karşımızdansınız. Grup üyeleriniz oyunculuk kararınıza nasıl yaklaştılar?

Lalisa: Dürüst olmak gerekirse bazıları The White Lotus’u bilmiyordu ama bilenler bana destek oldular ve benim adıma çok mutlu oldular. Bu yeni sezonu gerçekten sabırsızlıkla bekliyorlardı.

Serinin bu sezonu sizin ülkenizde geçiyor, ikiniz de Taylandlısınız. Bu durum diziyle daha iyi bir bağlantı kurmanıza neden oldu mu? 

Tayme: Tayland’a geldikten sonra kendimi oldukça bağlı hissettim. 12 yıl önce Londra’dan gelmiştim ve Tayland’la aramda büyük bir bağ olduğunu hissettim. Ama Tayland’ı temsil eden bir gösteri yapmak… Tayland’ı o kadar harika, o kadar güzel çekmişler ki, sanırım bu Tayland’a olan takdirimi artırdı ve Taylandlı olmaktan daha da gurur duymamı sağladı.

Lalisa: 14 yaşımdayken Güney Kore’ye taşındım, bu yüzden kendi ülkeme dönmek ve orada yedi aydan fazla kalmak gerçekten çok güzeldi. Neden Tayland’ı seçtiklerini biliyorum çünkü Tayland çok güzel. Yemeğimiz, kültürümüz, her şeyimiz harika. Bu yüzden yeniden bağlandığımı hissediyorum Tayland’a. 

Lalisa Manobal

Dizinin en masum ikilisi olarak dinamiğinizi seviyorum. Sadece ilk altı bölümü izledim, o yüzden ne olacağından emin değilim aslında ama şunu merak ediyorum Mike White’ın genellikle sette çok fazla enerjiye sahip olduğu söylenir. Yönetmen olarak onunla çalışmak nasıldı?

Lalisa: O çok komik, çok soğukkanlı ve muhteşem biri. O gerçekten açık fikirli. Bizi ne yaparsak yapalım destekledi ve daha güzel yerlere taşıdı. 

Tayme: Karakterlerimizi tasarlamamız için bize o kadar özgürlük verdi ki bu dinamiği oluşturmak gerçekten eğlenceliydi. Aynı zamanda iyi, arkadaş canlısı ve nazik bir adamdır. Hiçbir zaman, şunu istiyorum, demedi. Her zaman, “Ah, bu güzeldi. Ama bunu bu şekilde deneyebilir miyiz ve işe yarayıp yaramayacağını görebilir miyiz?” diye nazikçe sorardı.

Her ikiniz de müzik dünyasından geliyorsunuz. Oyunculuğa geçişin nasıl olduğunu bilmek istedim. Rollerinize nasıl hazırlandınız?

Lalisa: Daha önce oyunculuk yapmadım. Bu benim ilk oyunculuk deneyimim. Ben de ne yapacağımı bilmiyordum. Kendi kendime video çekip ekibe gönderdim ve sonra arandım. Sete gitmeden önce bazı dersler aldım. Biliyorsunuz, çok seyahat ediyorum ve gözlemliyorum. Birçok otelde kalıyorum. Personel bana nasıl davrandı, ne yapmam gerekir, hep bunları düşündüm ve uyguladım.

Tayme: Ben ilk defa bu kadar büyük bir rol üstlendim ve aynı zamanda karakterimi bölümler boyunca gerçekten tasarlamaya başladım. Önceki işimde bir korumayı canlandırmıştım ama bu daha hafif bir karakterdi. Bir kariyerden diğerine gerçekten güzel bir geçiş oldu. Ama Tayland’ı bir aktör olarak, özellikle de Lisa’nın yanında temsil etme fırsatına sahip olduğum için minnettarım.

Mook ve Gaitok… İkisi de çok tatlı ve çok kibar insanlar. Senaryoyu ilk okuduğunuzda karakterlerle ilgili ne düşündünüz?

Lalisa: Bu karaktere gerçekten bağlı olduğumu hissediyorum. O Taylandlı bir kız ve çok tatlı, gerçekten arkadaş canlısı ve çok hırslı. Bu yüzden bir şekilde çok fazla bağlantı kurduğumuzu hissediyorum.

Tayme: Gaitok’un kendimle ilişkilendirdiğim birçok unsurunu var. Mesela biraz utangaç olmak. Kızların yanında oldukça nazik bir insan olduğumu söyleyebilirim.

Dizinin hayranları bu sezon neyi sabırsızlıkla bekleyebilir?

Lalisa: Bu sezon çok çılgın. Bence hepsi bu sezona bayılacak. Tayland gerçekten çok güzel, kültürümüz, her şeyimiz çok güzel.

Tayme: Tayland çok fazla özgürlüğün olduğu bir ülke, yani insanlar da öyle olacak, bunu izlemeniz için sabırsızlanıyorum.

Oben Budak

Basın hayatına Kral TV ve Star'da programlar yaparak başladı. Ardından haftalık Aktüel dergisi ve Harper's Bazaar için çalışmaya başladı. Uzun süre FHM dergisini yönetti. Röportajları bugüne kadar bazı dergi ve gazetelerde yayınlanmaya devam ediyor. Halen Türkiye'nin ilk ve tek dizi kültür dergisi Episode'un Genel Yayın Yönetmenliğini yapmaktadır. Aynı zamanda çok satan Falan Filan adlı kitabın da yazarıdır.

Related post