Murat Yıldırım ve Ebru Şahin ‘Gizli Bahçe’ Dizisi Hakkında Konuştu
NOW’ın, yapımını TMC Film’in, yapımcılığını Erol Avcı’nın üstlendiği, başrollerini Murat Yıldırım ve Ebru Şahin’in paylaştığı Gizli Bahçe dizisi bu akşam (15 Ekim Salı) izleyiciyle buluşacak. Dizinin başrol oyuncuları Murat Yıldırım ve Ebru Şahin ilk kez canlandırdıkları karakterleri ve diziyi anlattılar.
Dizide ünlü bir mimar olan Demir karakterine hayat veren Murat Yıldırım, çatışmaları çok güçlü bir dizi ile izleyici karşısına çıkacaklarını belirterek “Bütün karakterlerin kendi hikayesinde verdikleri mücadeleler ayrı ayrı çok etkileyici. Karakterlerin arasındaki ilişkiler çok gerçekçi. Hikaye sürprizlerle dolu. Beni de en çok etkileyen bunlar oldu.” dedi. Gizli Bahçe dizisi için Fas’ın, büyüleyici şehri Marakeş’te kamera karşısına geçen Yıldırım, canlandırdığı karakteri şöyle anlatıyor: “Demir, Marakeş’te yaşayan çok başarılı bir mimar. Ailesinden yana yüzü gülmediği için onları terk edip taşınmış. Çocukların doğru insanlar tarafından yetiştirilmesi gerektiğine inanan biri ve bu konuda hassas. İnsanlara karşı mesafeli dursa da kesinlikle çok duyarlı bir insan.” diyor.
Gizli Bahçe dizisinde güçlü, genç ve bekar bir anneyi canlandıran Ebru Şahin, Nazlı karakteri hakkında: ”Maddi zorluklara, hayatın getirdiği sıkıntılara rağmen güçlü ve dayanıklı kalma iradesini oğlundan alan Nazlı, Memo için mücadele eden, bağımsız ve sorumluluk sahibi bir anne. Onca darbe ve zorluğa karşı koruduğu dinginliği ve yumuşak yanı, Memo’yu ilgilendiren konularda onu daha gözü kara ve sert birine dönüştürüyor.” dedi.
Diziyi, hayatın içinden, sıcak ve gerçek bir proje olarak anlatan Şahin sözlerine şu şekilde devam ediyor: ”Özellikle bekar annelerin ve annelik edenlerin yaşamın yükü altında ezilmeden hayatta kalmaya çalışmalarını, doğrularından vazgeçmeden yaşadıkları zorlukları ve tek başınalıklarından yalnızca kendilerine edebilecekleri sitemleri de aynı yerde buluşturuyor. Bu projeyi okuduğumda etrafımda ve kendi ailemdeki kadınların mücadelesini gördüm, bu yüzden bana çok yakın ve gerçek hissettirdi. Tabii birebir diyemem ama Nazlı’nın çok yönlülüğünü ve kolayı seçmemek için verdiği çabayı, insanlara çarpmadan kendi yolunu çizme anlayışını küçük yaşlardan itibaren tecrübe eden biri olarak özellikle çok sevdim diyebilirim.”