Dünyanın Konuştuğu “İyi” Çocuklar: BTS -1- I Burcu Babal
[highlight]2017 yılına geri dönüp baktığımda, koskoca 1 yılı tek bir kelimeyle özetlemem gerekirse o kelime kesinlikle ilham olacaktır. Bunda yepyeni bir kültürle tanışmış olmam kadar, bir müzik grubunun da ciddi etkisi var. Bu yazı işte fazlasıyla o grupla alakalı; sosyal medyayı ve dünya gündemini az çok takip edenlerin son zamanlarda muhtemelen bir şekilde denk geldiği yedi kişilik Koreli erkek grubu BTS…[/highlight]
Bir konuda uzun zamandır yazmayı düşünüyorsanız, o konu çok ayrıntılıysa ve hele bir de mevzuyla duygusal bağınız varsa; deneyimli bir yazar da olsanız nereden başlayacağınızı şaşırdığınız anlar olabiliyor. Tam şu anda ben de o anlardan birini yaşamaktayım ve başlarken özellikle bunu belirtmek istedim. Bu yazıda okuyucuyla paylaşmak istediğim o kadar çok şey var ki, bunu gerektiği şekilde yapabilmek konusunda kendimden büyük beklentiler içerisindeyim.
Korean Wave (Kore Dalgası) maceram, 2016 sonlarında tamamen tesadüfi şekilde başladı. Netflix’in bana tavsiye ettiği Japon dizisi Good Morning Callu izleyip çok beğenmemin hemen ardından, doyumsuz bir şekilde Kore dizilerini izlemeye başladım ve pek çok defa söylediğim üzere; Kore dizilerini, Kore müziğinden bağımsız ele almak çok da mümkün değil. Dizilere özel hazırlanan parçalar ve aslen müzisyen olan oyuncular vasıtasıyla ben de zamanla kendimi uçsuz bucaksız Kore müzik piyasasının içinde buldum.
2017 yılına geri dönüp baktığımda, koskoca 1 yılı tek bir kelimeyle özetlemem gerekirse o kelime kesinlikle ilham olacaktır. Bunda yepyeni bir kültürle tanışmış olmam kadar, bir müzik grubunun da ciddi bir etkisi var. Bu yazı işte fazlasıyla o grupla alakalı; sosyal medyayı ve dünya gündemini az çok takip edenlerin son zamanlarda muhtemelen bir şekilde denk geldiği yedi kişilik Koreli erkek grubu BTS…
Henüz müzik piyasasında 2013 yılından beri yer alan BTS, RM, Suga, J-Hope isimli üç rapper ile Jin, V, Jimin ve Jungkook isimli dört vokalistten oluşan bir K-Pop grubu. Yaşları 20-25 arasında değişen, genç yaşlarına ve kısa kariyerlerine dört stüdyo albümü, dört derleme albüm ve 22 single ile onlarca ödül sığdırmış bu çocuklar, mayıs ayında rekor oyla Billboard Top Social Artist Ödülü’nü kazandıklarından beri dünya gündemini fazlasıyla meşgul ediyor. Şu anda Twitter hesaplarında 12 milyonu aşkın takipçisi bulunan grup, Time dergisi tarafından 2017’nin İnternetteki En Etkili 25 Kişisi listesinde de yer aldı (ki bu listede J.K. Rowling, Donald Trump, Rihanna gibi isimler de bulunuyor.) Şubat-Aralık 2017 arasında gerçekleştirdikleri 12 şehir/40 konserlik turnelerinde biletler dakikalar içinde tükendi. Müzik listelerinde daha önce hiçbir K-Pop müzisyeninin elde edemediği başarılar, saymakla bitmeyecek rekorlar, pek çok grubun hayal bile edemeyeceği albüm satış rakamları, Amerika izleyicisini hayran bırakan American Music Awards performansları ve hatta Twitter’da en çok etkileşim alan müzik grubu olarak kırdıkları Guinness Dünya Rekoru…
BTS’e dair bahsetmeye değer öylesine çok başarı var ki, bunları tek bir yazı altında toparlamak imkânsız gibi. Ancak kesin olan şu; BTS, şu anda sadece K-Pop’un değil, dünya müzik sahnesinin en önemli gruplarından biri.
Peki ama neden?
Pop, Hip Hop, R&B, EDM gibi farklı tarzları buluşturan bir müzikal altyapısı bulunmakla beraber; K-Pop, bir müzik türü olduğu kadar çok üyeli kız ve erkek gruplarının, zorlu dans koreografilerinin, büyük bütçeli müzik videolarının, reality showların, TV yarışma programlarının, başka hiçbir yerde görülmeyen bir fan kitlesinin ve bunun gibi pek çok ayrıntının yer aldığı bir alt kültür aslında… (Öyle ki, K-Pop janrının kendine has bir dili olduğunu bile söyleyebiliriz.) Pek çok kişi K-Pop’u Psy’ın Gangnam Style şarkısı ile tanımış olsa da aslında K-Pop, 90’lı yılların başında Seo Taiji and The Boys ile doğuyor ve o günden bugüne bu üretken sektörde her yıl onlarca yetenekli müzisyen piyasaya adımını atıyor. K-Pop endüstrisi genel olarak YG, SM ve JYP isimli üç büyük ajansın kontrolü altında, büyük yatırımlar ve büyük kazançlar sözkonusu. Ayrıca tüm diğer Korean Wave unsurlarında olduğu gibi, K-Pop da devlet eliyle dolaylı ya da doğrudan teşvik ediliyor. Her ne kadar K-Pop yakın zamanda dünyada geniş bir dinleyici kitlesi edinmiş olsa da bundan çok önce Japonya ve Çin başta olmak üzere; Tayvan, Tayland, Malezya, Endonezya gibi ülkeleri etkisi altına almış, fazlasıyla rekabetçi ve oldukça büyük bir pazar. Kazanç büyük, rekabet fazla, seçenek çok.
Başlı başına bir tez konusu olan K-Pop sektörü hakkında kısacık da olsa bir ön bilgi vermek istememin asıl sebebi, BTS’in başarısının ne denli beklenmedik ve şaşırtıcı olduğunun ve bu durumun hayranlar kadar müzikle ilgilenen herkesi neden böylesine heyecanlandırdığının özellikle vurgulamak istemem…
Pop müzik, alışageldiğimiz üzere çok derin mevzulardan bahseden protest yapıya sahip bir tür değil; K-Pop için de durumun farklı olduğunu söyleyemeyiz. Ancak küçük ve pek adı duyulmamış bir şirket olan BigHit’ten çıkan BTS, henüz piyasaya sürdükleri ilk şarkıda riskli bir hamleyle bu kalıbın dışına çıkıyorlardı: No More Dream isimli şarkının ilk dizesi, gençlere şunu soruyordu Hey sen, hayalin ne?
Bu şarkı, gerçek bir hayali olmayan gençlerin, nasıl da yetişkinlerin onlara dayattığı basmakalıp gelecek planları altında ezildiğinden bahseden, hayal kurmayı unutmuş, amaçsız günümüz gençliğinin kolaylıkla içselleştirebileceği sözlere sahipti. BTS, intihar, depresyon, yalnızlık, şiddet gibi çok da popüler olmayan konular hakkında şarkı yapan bir grup ve K-Pop’ta pek sık görülmemesine rağmen kendi şarkılarını yazıp besteliyorlar. Hem müzikal yetenekleri hem de bu aykırı duruşlarına rağmen BTS, School Triology adı verilen albüm serisi boyunca Kore’de ve diğer ülkelerde hak ettiği başarıyı maalesef yakalayamadı.
BTS için kariyer belirleyici an hiç şüphesiz The Most Beautiful Moment In Life döneminin başladığı, ezber bozan I Need You şarkısı ve bu şarkıya çekilen video klip… BTS, işte o andan itibaren diğer K-Pop grupları arasından sıyrılıp dünya müzik sahnesinde bir yer edinmeye başladı.
Kendi araştırmalarımı ve gözlemlerimi göz önünde bulundurarak şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki, BTS’in böylesine bir başarı kazanmasının ardında iki önemli şey yer alıyor; ilki, grubun hayranlarıyla iletişimi/etkileşimi, ikincisiyse I Need You şarkısıyla oluşturmaya başladıkları alternatif evren. Bu iki unsur da sanatın farklı dallarından besleniyor ve birbirine paralel olarak ilerliyor. Bu iki konuyu başlıklara ayırarak ayrıntılandırmak, bunu yaparken de görüştüğüm bazı hayranların konu hakkındaki düşüncelerine yer vermek istiyorum.
Yazınının ikinci kısmı, pek yakında…
18 Yorum
BTS k-pop için gerçekten farklı bir level
Bu grubun hayranlarından birisi olarak çok teşekkür ederim çünkü BTS’i çok güzel bir şekilde tanıtmışsınız.Episode dergisi yine farkını ortaya koydu ve en beğendiğim BTS yazılarından bir tanesi oldu.Ellerinize,kaleminize sağlık İkinci kısmı sabırsızlıkla bekliyorum.
Emeğinize sağlık kpop hakkında hiçbir bilgisi olmayanlar için de baya açıklayıcı ve yararlı bir başlangıç olmuş <3
BTS gerçekten başka bir kulvar, kpop dinlemeyen birçok insan seviyor onların müziklerini, yazı da çok güzeldi, güzel açılardan yaklaşmış BTS’e, yazının devamını sabırsızlıkla bekliyorum.
Sonunda birileri fark ediyor
Yazdıklarinız için çok teşekkürler. Her ne kadar ülkemizde K-POP hayranları küçümsensede siz bizi ve hayran olduğumuz bu grubu harika bir şekilde tanıtmışsınız. Yazının devamını merakla bekleyeceğiz. Çoooook teşekkürler
Her şey gözümün önünden geçti bi anda çok güzel ve kaliteli yazmışsınız onlara bir kez daha aşık oldum ellerinize sağlık.
Ellerinize ve zihninize sağlık 🙂
Ellerinize emeğinize sağlık
BTS üzerine söylenecek o kadar çok şey var ki, cidden gurur duydum tekrar :))
Devamını sabırsızlıkla bekliyorum 🙂
Gerçekten doyurucu bir yazı. İkinci kısmını sabırsızlıkla bekliyorum.
Harikasınız, her kelime için ayrı ayrı teşekkür ederim.Yazının devamını dört gözle bekliyor olacağım.
Çok güzel bir yazıydı. Teşekkürler.
Çok güzel grubun hakkının verildiği bir yazı olmuş. 2.kısmı heyecanla bekliyorum
Bir BTS fanı olarak teşekkür etmek istiyorum gerçekten harika bir yazı devamını sabırsızlıkla bekliyorum
Okurken duygulandım gerçekten bu kadar güzel bir grubun hayran kitlesinde olduğum için kendimle gurur duyuyorum… Yazı için teşekkürler
Bir ARMY olarak gurur duyuyorum ve mutluyum. Bu çocuklar gerçekten muhteşem ve bizim umudumuz. Onların bize verdiyi sevgi çok buyük ve onlara bu sevginin karşılığını vermeye çalışıyoruz. Sadece dış görünüşleriyle değil kalpleri, şarkıları, dansları, sözleri ve haraketleriyle muhteşemler. Onlar bunların hepsini hak ettiler ve daha fazlasını hak ediyolar. Büyük bir gurur sevinç ve farklı duygularla ARMY’im diyorum. Hey, ama onlar gerçekten sevilecek kişiler! 🙂
Yazdıklarınızı okurken gözyaşlarımın akmasına engel olamadım, Ödül aldıkları zaman Yüzlerindeki şaşkınlık, Birbirlerine her ödül aldıklarında sıkı sıkı sarılmaları,Hayranlarıyla İletişimleri, Her gözyaşı döktükleri zaman,Tırnaklarıyla buraya kadar kazımalarıyla gelmeleri,Birbirlerine olan uyumları,İlk şarkılarında Hayalinin ne olduğunu sormaları, Her zaman gülümsemeleri…. Ve daha nicesi… Yazdıklarının hepsi çok doğru, Bir Army olarak Onlarla gurur duyuyorum ve böylesine sevecen bir ailem olduğu için çok mutluyum, yazdıklarınız dünyaya BTS Ve K-pop’u tanıttığınız için Çok teşekkürler….
Yazdığınız bu yazi icin cok teşekkür ederiz cok guzel olmuş