Margaret Atwood’un aynı adlı eserinden uyarlanan The Handmaid’s Tale bu hafta itibariyle Hulu’da gösterilmeye başlandı. Başlamadan önce de merak ve heyecan uyandıran dizi, dünya ve özellikle Amerika gündemine bağlı olarak şimdiden yılın en çok konuşulan dizilerinden biri olmaya başladı ve muhtemelen bu niteliğini yıl sonuna kadar da koruyacak.
Nereden mi biliyoruz? Henüz yayınlanmadan önce bile çok konuşulmasından, 30 yıllık bir distopya romanını bugünün sosyal ve politik bakış açısından uyarlamasından ve özellikle yabancı kaynaklarda şimdiden üzerine yazılan çok sayıda analizden…
The Handmaid’s Tale Hakkında
- Türkçede “Damızlık Kızın Öyküsü” olarak yayımlanan Margaret Atwood’un çok satan ve birçok ödül kazanan “The Handmaid’s Tale” romanı, şimdi bir dizi uyarlaması olarak karşımıza geliyor.
- Hulu’nun yeni edebiyat uyarlaması dizisi “The Handmaid’s Tale” 26 Nisan 2017 itibariyle başladı ve ilk sezon 10 bölüm olarak planlandı.
- Dizi, daha önce Birleşik Devletler’in bir parçası olan Gilead isimli totaliter bir toplumda geçen bir hikâyeyi anlatıyor. Doğal afetler ve nüfus düşüşüyle yüz yüze kalan Gilead isimli distopik toplum, kadınları devletin malı olarak gören köktendinci bir rejim tarafından yönetiliyor. Az sayıda kalan kadınlardan biri olan Offred (Elisabeth Moss), bir komutanın evinde hizmetçi olarak çalışıyor, fakat bir süre sonra yıkılmakta olan toplumu yeniden çoğaltma amacıyla bir “üreme hizmeti”ne zorlanıyor. En ufak bir yanlış sözün hayatına mal olacağı bu korkunç toplumda Offred, komutanlar, onların acımasız eşleri ve bu hastalıklı toplum yapısında hayatta kalmaya çalışıyor.
- Elisabeth Moss, Joseph Fiennes, Yvonne Strahovski, Samira Wiley, Max Minghella, Madeline Brewer, Ann Dowd ve O-T Fagbenle gibi isimlerin rol aldığı dizi, MGM Television logosu altında, Bruce Miller’ın yapımcılığı ve senaristliğinde Hulu için hazırlandı. Ortak yapımcılar arasında Warren Littlefield, Daniel Wilson, Fran Sears ve Ilene Chaiken gibi isimler var.
- İlk olarak 1985’te yayımlanan romanın 1990 yılında çekilmiş bir filmi de mevcut.
[button url=”https://episodedergi.com/handmaids-talein-yildizi-bledel-dizi-hakkinda-konustu/” size=”normal”]”The Handmaid’s Tale”in Yıldızı Bledel: Hayalimdeki Roldü[/button]
Dizi Dünyasında The Handmaid’s Tale’in Yankıları
Dizi, vaktiyle bir “distopya” olarak kaleme alınan bir hikâyeyi içerse de bugün dünya çapında iktidar olan kimi liderlerin, bireyler ve kadınlar üzerinde söz söyleme hakkına sahip olduklarını, doğum veya kürtaj tercihlerinin bireylere bırakılmaksızın devlet kontrolüne alınmaya çalışılmasını düşününce artık çok da uzak bir hikâye sayılamıyor. En çok da bu politik atmosferden ötürü konuşulan ve günceli yakalayan dizi bu yılın en çok konuşulanlarından olmaya aday.
Kate Arthur’un BuzzFeed’de yayınlanan yazısında bahsettiği üzere; “Her şeyden çok, The Handmaid’s Tale, bireysel hakların erozyonuna ilişkin korku ve kaygıları (göçmenler, insanların renkleri ve özellikle de kadınlar); çevre hakkında, savaş hakkında, sürdürülemez görünen bir ekonomik kast sistemi hakkında,(…) ve Amerikan kültüründe özgürce ifade edilen ırkçılığın, öfkenin ve homofobinin artmasını yakalıyor.”
Geçtiğimiz Ocak ayında Elisabeth Moss’un bir röportajında bahsettiği şu diyalog da çok dikkat çekici: “Margaret Atwood’a sordum ‘Geleceği öngörmüş gibi hissediyor musun? diye. Ve kendisi net bir cevap verdi: “Kitabımda yazdığım her şey o sırada oluyordu, daha önce de olmuştu. Sadece Amerika’da olmuyordu.”
Donald Trump’ın Etkisi Büyük
Vanity Fair’de Laura Bradley imzasıyla yayınlanan bir başka yazıda ise Trump’ın iktidarının etkisinden bahsediliyor:
“Elbette The Handmaid’s Tale’i özellikle çok konuşulur hale getiren ana faktör, yaratıcılarının gelişini göremediği bir gelişme: Donald Trump başkanlığı.”
Gerçekten de dizi projesi yola çıktığında Donald Trump başkanlığına dair somut bir gösterge olmamakla birlikte zaten son dakikaya kadar kimse Trump’ın başkan olacağını da düşünmüyordu.
