Miray Daner & Boran Kuzum: “En Güzel İletişim Yolu, Sanat”
[blockquote size=”fourth” align=”left” byline=”Röportaj • Özlem Özdemir”][/blockquote]Hakkınızda çok az bilgi var…
Miray: 15 Ocak 1999, İstanbul doğumluyum. Müzik bölümünde okuyorum, çello, piyano ve şan eğitimi alıyorum, şarkı söylüyorum. Müzik bölümünde okusam da oyunculukla 8 yaşında tanıştım.
Boran: 1 Ekim 1992, Ankara doğumluyum. Üniversiteye kadar hep Ankara’da yaşadım, ailem hâlâ orada. Ankara’da 1 sene ekonomi okudum. Üniversite sınavı odaklı yetişiyoruz ve konservatuar gibi bir şansım olduğunu bilmiyordum o zaman. Sonra istemediğim bir bölümde olduğumu fark edince konservatuar sınavına hazırlanmaya başladım. İÜ Devlet Konservatuarı’ndan geçen sene mezun oldum.
Vatanım Sensin nasıl başladı?
Boran: Geçen sene Muhteşem Yüzyıl-Kösem çekimleri devam ediyordu, bitirmek üzereydik. O arada haberdar oldum. İlk audition geldi. Sonra benim için zorlu bir süreç başladı, çok istedim, beş kere deneme çekimine girdim olması için. Ekibe en son ben dahil oldum.
Miray: Medcezir’den sonra bir sene boşluğum oldu, okul oldukça yoğun ve yorucuydu. Daha sonra, derslerim biraz hafifleyince setlere dönmeye karar verdim, menajer olarak Tümay Özokur ile çalışmaya başladım. Kısa bir süre sonra, bu proje için beni aradı. Projeyi okuyunca çok sevdim, “Ben bu dizide oynamalıyım, çok istiyorum!” dedim, büyük bir heyecanla audition yaptık, çok hızlı ilerledi her şey. Yıldız ve Hilal karakterleri için audition verdim ama ilk okuduğum an itibarıyla içimden geçen Hilal karakteriydi.
Hilal’i ve Leon’u okuduğunuzda ne düşündünüz?
Boran: Leon, bir işgal döneminde hiç bilmediği bir halkın içine geliyor ve aslında yalnız o şehirde. İlk bölümlerde çok antipatik bulunuyordu tabii, zamanla tanımaya başladı insanlar onu. Milliyet, din, dil etiketleriyle yargılamadan insanlığına bakmaya başladılar ve sevdiler Leon’u. O açıdan rolü çok seviyorum. Senaryoda karakterlerin iyi ya da kötü olarak nitelendirilen her davranışını neden yaptığını görebiliyoruz. O açıdan çok güçlü.
Miray: Hilal, çok güçlü bir kız olmasına rağmen aynı zamanda bir tarafı hep çocuk kalmış. Babasına hayran, babasının yarım bıraktığını düşündüğü yoldan devam ediyor. Çok büyük bir vatan sevdası var içinde ve vatanı için bir şeyler yapmaya hevesli. Ama bilmediği duygularla tanıştıkça çok farklı şeyler çıkıyor karşısına, daha da çıkacak diye düşünüyorum.