Röportaj: ‘Bir Derdim Var’ Dizisinin Genç Oyuncuları

 Röportaj: ‘Bir Derdim Var’ Dizisinin Genç Oyuncuları

Bir Derdim Var dizisinin genç oyuncuları Eylül Ersöz, Ata Artman, Ava Yaman, Esila Umut, Ataberk Mutlu, Ezgi Gör ve Efe Poylu ile sohbet ettik.

Episode Dergi için verdikleri olgun cevaplardan anladığım, projede canlandırdıkları karakterlerin ortak özelliği, gençlerin “ben buradayım” hissini yansıtmaları, yaşamdaki varlık ve ikna çabalarının gerçeklik payı. Tüm bunların yanı sıra bu özel röportajda, dünyalarını anlatım biçimleriyle bizi kendilerine hayran bırakıyorlar.

Röportajın ikinci bölümü burada.

Röportaj: Yasemin Şefik

Fotoğraf: Serkan Engin

Son dönemin en gerçekçi dertlerinden biriyle karşımızdasınız, gençler ne hissediyorsunuz?

Eylül: Öncelikle böylesine gerçek bir hikayenin parçası olmaktan gurur duyuyorum. Çünkü gerçekten çok kıymetli bir iş yapıyoruz insanları bilinçlendirmeye ve belki hayatlarına gerçekten dokunabilme şansı sunuldu bize, o yüzden çok şanslı hissediyorum. 

Ata: Açıkçası gururluyum. Büyürken çevremde gözlemlediğim dertleri, yaptığı işe bu kadar saygı duyan ve inanan bir ekiple her gün bir araya gelip anlatmak gerçekten değerli.

Ava: Hiçbir insan kusursuz, dertsiz değil. Olamaz, olmamalı da. Bizi biz yapan da bu zaten. Zorbalık, sevgisizlik, ilgisizlik günümüzde nerdeyse her gencin ortak derdi. Bence yüklerimiz olan dertlerimizi tek başımıza taşımak yerine güvendiğimiz biri ile paylaşmak, eğer yoksa bu konuları işleyen dizileri, filmleri izlemek bizi yalnızlığımızdan uzaklaştıracaktır. Biz de Bir Derdim Var ekibi olarak tam da bunu yapıyoruz bence. Benim ve bütün gençlerin dertlerini dile getiren bir dizide olmaktan çok mutluyum.



Esila: Ben ve genç arkadaşlarım için büyük bir şans olduğunu düşünüyorum. Yaşıtlarımıza ulaşmak dertlerine ortak olabilmek belki de çözüm bulabilmek bizi çok mutlu ediyor.

Ataberk: Ben bu konuda insanların dertlerine dokunup farkındalık oluşturduğumuzu düşünüyorum. Bu yüzden çok mutluyum.

Ezgi: Sesimizi bu şekilde duyurabilmek, farkındalık yaratabilmek, dokunabilmek adına çok heyecanlıyım.

Efe: İnsanların dertlerine ortak olup, yol gösterdiğimiz için çok mutluyuz. Böylesine güzel bir hikayenin parçası olduğum için çok şanslıyım.

Abartısız, salt bir sorun zincirini güncel konularla çözmeye çalışan hikayenizde karakterinizle en yakın hissettiğiniz özellik nedir?

Eylül: Ben hasta birini ya da derdi olan birini değil de derdin tam kendisini canlandırıyorum. Ben birçok duyguyu temsil ediyorum ve aslında genç Nilüfer’in tamamıyla mantık değil de duygularını temsil ettiğim için şöyle söyleyebilirim, kendi kişisel hayatında Eylül de hep duygusuyla hareket eden birisi olduğu için en yakın hissettiğim nokta ikimizin de korkmadan duygularıyla hareket etmemiz olabilir.

Ata: Kuzey’in çok hassas ve özel bir kalbi var. Haksızlıklar karşısında dimdik durup düşündüğünü söylemekten çekinmiyor. Ben de kendi hayatımda ne ile karşı karşı olursam olayım düşündüğümü söylemenin yollarını bulmaktan çekinmem.

Ava: Özge karakteriyle tanıştığımda birçok ortak yönümüzü ve zıtlıklarımızı gördüm. Ama bu benzerlik ve zıtlıkların zihnimde oluşturduğu kontrast beni çok etkiledi. Şiddete ilgisiz kalmanın o şiddete ortak olduğunu düşünüyor. Koruma duygusu, haksızlığa sessiz kalamamak, sahiplenme duygusu onu yöneten duygular. Güçlü hisleri olan anaç bir kız, bir o kadar da çocuksu ve saf. Ama bir kötülük sezdiğinde, sevdiklerine zarar geldiğinde naifliğinden eser kalmıyor, kabadayıya dönüşüyor.



Esila: Benim karakterimin yaşadığı sıkıntı çoklu kişilik bozukluğu. Çok sık rastlanılan bir rahatsızlık değil; fakat hepimiz kimi zaman farklı kişiliklere bürünebiliyoruz gerek yaşadıklarımız gerek eksik hissettiğimiz durumlarda. Hayata karşı hepimiz gibi ben de bazen sakin bazen daha sinirli kimi zaman bambaşka özelliklerimle hayata ayak uydurmaya çalışıyorum diyebilirim.

Ataberk: Anksiyete günümüzde çoğu kişinin zaman zaman yaşadığı bir durum. Bu benim için de geçerli ve bu yüzden karakterimle yakınlaşmamı sağlıyor.

Ezgi: Mükemmeliyetçi biriyimdir. Kendimi hep eleştirip daha iyisini yapmak için çabalarım. Karakterim Ferda da bu durumla yüz yüze kalıyor. Kilo alabilme ihtimalini düşünüp kendini beğenmeyip yemeyi reddediyor. Güzelliğin bu olduğuna inanıyor. Bu anlamda birbirimizi buluyoruz.

Efe: Etrafındaki herkesi çok sevip kollaması, karakterimle en yakın olduğum özelliğim bu. Gerçek hayatımda da herkese değer verip, sevmeye çalışıyorum.

Dizinin Oltre La Soglia (On The Brink) isimli  orijinalini izlediniz mi?

Eylül: Evet, izledim. Onun dünyasını da izleyince çok beğenmiştim, aslında kültürlerimiz ne kadar farklı olursa olsun dertlerin her koşulda kesiştiği bir dizi izledim. Biz de kendi koşullarımız ve kültürümüz doğrultusunda çok iyi uyarlıyoruz bu işi.

Ata: Evet, izledim. Bizim derdimiz daha büyük daha derin ve bizim daha iyi anlattığımızı düşünüyorum.

Ava: Evet. Gerçekten güzel, karanlığa ışık tutan bir dizi. Orijinal diziden farkları olsa da temelleri aynı “Yalnız değiliz.”

Esila: Evet, izledim tabii. Benim canlandırdığım karakter orijinalinde yer almıyor. Diğer karakterler için bilgi sahibi oldum.

Ataberk: İzledim. Karakterimin yapısı hakkında ilham vericiydi.

Ezgi: Evet, izledim. İzlerken o dünyayı biz nasıl kuracağız acaba diye sürekli düşündüm ve açıkçası daha çok heyecanlandım.

Efe: Evet, izledim. Baştan sona çok ilgi çekici ve çözüm odaklıydı. Karakterimle ilgili fikirler edinmeme de yardımcı oldu.

Oyunculuk kariyerinizin hikâyesinde Bir Derdim Var dizisi seti sizde nasıl bir iz bırakıyor?

Eylül: Senaryoyu ilk okuduğumda bu iş ne olursa olsun bana bambaşka bir şey öğretecek demiştim. Çünkü gerçekten sadece duygularıyla hareket eden bir karakteri canlandırıyorum ve bir yandan da kimse benimle iletişim halinde olamasa bile ben herkesle çok fazla iletişim halindeyim karakter olarak. O yüzden hem zorlanıyorum hem de kendimi deniyorum. Bu kadar özgür bir alanda kendimi deneyimlediğim için de çok mutluyum.

Ata: Duruşuna saygı duyduğum, sanatını beğendiğim birçok oyuncuyla ve ekiple beraber çalışma şansı elde ettim. Herkesten beslenmeye çalışıyorum.

Ava: Bu benim ilk profesyonel setim. Bu yüzden çok değerli. Bu sette kariyerim adına birçok ilki birden yaşıyorum. Bu sebeple sanırım bendeki izi hiç silinmeyecek. Yapımı, yönetmenimi, ekibi, koçlarımı, oyuncu arkadaşlarımı çok sevdim. Çok sahiplendim. Büyük keyif alarak çalışıyoruz. Aynı şekilde halktan gelen yorumlar da benim için çok değerli. Onların da beni sahiplenmesi beni çok mutlu etti. 

Esila: Kariyer anlamında bu denli farklı ve özel bir role çalışmak, bürünmek ve canlandırmak benim için büyük bir şans. Yaşıtım her oyuncunun heyecanla canlandırmak istediği bir rol olduğunu düşünüyorum.

Ataberk: “Bir Derdim Var” gündelik hayatta insanların sahip olduğu farklılıklara ve yaşadıkları sorunlara değinen bir proje olduğu için benim için çok anlamlı, aynı zamanda bir o kadar da keyifli.

Ezgi: Dizimizin hazırlığı benim için çok verimli geçti. Sadece karakter adına değil benim de bakış açımı değiştirdi, bazı şeyleri sorgulamama yardımcı oldu. Çalıştığım iş arkadaşlarım, yönetmenlerimle de kurduğumuz iletişimimiz, enerjimiz de çok güzel bir şekilde tuttu.

Efe: Bir Derdim Var seti aslında bizden uzak gibi görünen ama yakın olan bu sorunlara ve dertlere bizler için farkındalık yaratıyor. Genç yaşımda bu sette bulunduğum için çok şanslıyım.

Dizinin adı Mor ve Ötesi’nin kült şarkısından geliyor. Jenerasyon farkına bakınca, şarkıyı biliyor muydunuz? 

Eylül: Şarkıyı biliyordum ve çok da seviyordum. Dizimizin adının bu olacağını duyunca da çok çok mutlu oldum. 

Ata: Jenerasyon farkı mı? İnsanı doğduğu tarih şekillendirmez merakı şekillendirir. Ben 10-12 yaşlarımda kuzenim sayesinde dünyadaki Rock ve Metal kültürüyle tanıştım. Mor ve Ötesi Türkiye müzik kültürünün büyük bir parçasıdır, şarkılarını büyürken bağıra bağıra çok söylemişliğim var. Şu anda da hayatıma etki etmiş bir kültürün ve grubun müziğinin parçası olmak beni mutlu ediyor.

Ava: Dizinin müziğini ilk duyduğumda yıllardır görmediğim bir manzara gördüm sanki. Evet, benim jenerasyonumun şarkısı değil, bu sebeple şarkının dönemini hatırlamasam da bilinçaltım yaşamış gibi sahiplendi ve çok sevdi şarkıyı. 

Esila: Şarkıyı biliyordum ve senelerdir her dinlediğimde daha da sevdiğim bir şarkı gerçekten. 

Ataberk: Evet, biliyordum. Severek dinlediğim bir şarkı.

Ezgi: Biliyordum ve sadece bu şarkı değil her şarkısını çok başarılı buluyorum. Çıktığı dönemi yaşım çok küçük olduğu için yakalayamadım.

Efe: Tabii ki. ”Bir Derdim Var” şarkısı her zaman şarkı listemde olmuştur. Yıllardan beri severek dinlediğin bu şarkının adını taşıyan bir projede olmak çok heyecan verici.

Editör

Aralık 2016'da yayın hayatına başladı. Spinoff'u, prequel'i, sequel'i, remake'i, eşi benzeri muadili olmayan, Türkiye'nin tek DİZİ KÜLTÜRÜ dergisi ve web platformu...

Related post

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir