Başrollerinde Ayça Ayşin Turan ve Furkan Andıç’ın Yer Aldığı ’39 Derecede Aşk’ın Fragmanı Yayınlandı
Kahkaha ile Doydu, Alkışla Yaşadı
Nejat Uygur… Sahne, beyazperde ve ekran aracılığıyla milyonlar onu tanıdı. Oyunları, yorumladığı karakterlere kattıkları, benzersiz mizah yeteneği ile hafızalardan silinmeyen sanatçı 18 Kasım 2013’te yaşama veda etti.
İsmail Dümbüllü tarafından keşfedilen sanatçı, 1949 yılında Nejat Uygur Tiyatrosu’nu kurdu. Amatör ve profesyonel olarak 60 yıldan uzun süre tiyatro yaptı. 50’den fazla ödülü olan Uygur, yaklaşık 35 yıl boyunca Anadolu turneleri yaptı.
Müjdat Gezen Sanat Merkezi öğrencileri, geçtiğimiz Dünya Tiyatrolar Günü’nde İsmail Dümbüllü Ödülü’ne kendisini layık görmüştü.
Sevilen tiyatro oyunlarından bazıları
- Zamsalak
- Aman Özal Duymasın
- Hastane mi? Kestane mi?
- Minti Minti
- Hanedan
- Miğferine Çiçek Eken Asker
- Cibali Karakolu
- Benim Annem Evden Neden Kaçtı
- Şeytandan 29 Gün Evvel Doğan Çocuk (Minti Minti 2)
- Alo Orası Tımarhane mi?
- Kaynanatör
- Sizinki Can da Bizimki Patlıcan mı?
- Son Umudum Milli Piyango
- Şeyini Şey Ettiğimin Şeyi
Pilot olmayı hayal eden bir çocuk olduğunu ama nihayetinde kendini gemici olarak bulduğunu birçok söyleşisinde ifade etmiştir. Verdiği röportajlarda bu tecrübesini de şöyle paylaşmıştır:
“Hiç unutmam, bir Panama şilebinde çalıştım. Gemide kimsenin canı sıkılmazdı. Onlaɾa fıkralar anlatır, taklitler yapardım. Herkes çok gülerdi. Sonra askere gittim, orada da arkadaşlarımı çok güldürürdüm. Giderek insanların yüzünü güldürmek bende tutku oldu.”
78. yaş gününde Kadıköy Belediyesi’nin düzenlediği 3. Kadıköy Tiyatro Festivali’nde sevilen oyunu Cibali Karakolu‘nu sahneye koyan Uygur’a sürpriz bir doğum günü kutlaması yapılmıştı. Sahne arkadaşları da kendisine bir kavuk hediye etmişti. O gün Uygur şunları söylemişti:
“Halk çok mühim. Sevdi mi tam seviyor, kolay kolay bırakmıyor. Onların sevgisi bana yetiyor. Büyüğü, küçüğü herkes beni Nejat Abi, Nejat baba diye çağırıyor. Bazı arkadaşlarım, çok seviliyorum diye beni kıskanıyor. Turnelerle yaşımı hesaplıyorum. Kahkaha ile doyuyor, alkışla yaşıyorum. Tavsiye ederim.”