Başrollerinde Ayça Ayşin Turan ve Furkan Andıç’ın Yer Aldığı ’39 Derecede Aşk’ın Fragmanı Yayınlandı
“Medcezir”: Altınkoy’a Dönmeye Hazır Mıyız? | Zeynep Gönenli
Eski diziler birer birer aramızda dönmeye devam ederken, geçtiğimiz hafta itibariyle dizilerin en şahanelerinden Medcezir de yeniden, eski günü ve saatinde, yayına döndü. Medcezir yayınlandığı dönemin en çok konuşulan dizilerinden olmakla kalmayıp, benzeri birçok dizinin ortaya çıkmasına öncülük etmiş, yerli dizilerde bir ekol başlatmış bir diziydi. Benzerleri aklımızdan uçtu gitti ama Medcezir her seferinde ilk gördüğümüzdeki etkiyi yaratıyor, sanki son bölümünü daha az önce izlemiş gibiyiz. Peki, acaba nedir bu dizinin diğerlerinden farkı, bu dizide bu kadar sevdiğimiz şey ne?
Bir kere Altınkoy ortamı gibi bir ortamı başka dizilerde pek yakalayamadık. Zengin insanların hayatlarıyla ilgili saçma klişelerden öteye geçen, gençlerin genç gibi davrandığı, genç gibi giyindiği, dedikodularla dostluklarla tüm olan bitenle sanki bir dizi değil de magazin programı izliyormuş gibi baktığımız bir yerdi Altınkoy.
Sonra dünyanın en şahane çiftlerinden biri olan, aralarındaki çekime kırk metre öteden ikna olduğumuz Mira ve Yaman var tabii. Serenay Sarıkaya ve Çağatay Ulusoy sadece bizi değil, kendi kariyerlerini de bambaşka bir yere götürdüler bu diziyle. Özellikle Mira’nın Yaman’a olan aşkına her an, her saniye inandık, kızarken de ağlarken de severken de hep gerçekti Mira. Tam ona sinirlenecek gibi olduk hoop aldı gönlümüzü.
Hırslı annesi, ne istediğini bilmeyen babası, Orkunç sevgilisi derken bunların arasından sıyrılıp kendine sevdiği insanla misler gibi bir hayat kuran Mira, bütün bunlar olurken bir yandan da ölümcül bir hastalıkla savaşıyordu tabii. Hiç yorulmadı, yorulduysa da bize belli etmedi. Bu ikili kavuştukça biz de kavuşmuş sayıldık, onlar mutlu oldukça bizim de yüzümüz güldü.
Eylül ve Mert çiftini de az sevmedik bu arada. Hazar Ergüçlü esas kızın en iyi arkadaşı rolünde ama bu rolün hiçbir klişesine düşmeden sevdirdi bize Eylül’ü. Mert ise çizgi romanları ve Eylül’e olan platonik aşkı dışında nefes alamazken Yaman sayesinde karıştığı hayatına bizi de kattı Taner Ölmez’in şahane oyunculuğu ile. İkisine de bayıldık. Bazen Eylül’e kızdık bazen Mert’e ama ne olursa olsun bir arada olsunlar istedik. Havalı başrol çiftinin ezik yakın arkadaşları olmaktan çok uzak, kendi hikâyelerini anlattı bize Mert ve Eylül.
Akıp giden hikâye ne olursa olsun Medcezir’de en çok detayları sevdik. Arabada şarkı söylemelerini, gelinlik provalarında dans etmelerini, oturup dizi izlemelerini, aşk acısıyla dondurma yiyip ‘Aman o senden iyisini mi bulacak’ diye arkadaşlarını avutmalarını, öfkelerinde samimi, aşklarında cesur olmalarını sevdik. Fakir oğlan zengin kız aşkından öte bir dizi izlettiler bize ve bu anlamda öncü oldular. Şahsen Altınkoy’u bir tur daha izleyecek olmaktan son derece heyecanlıyım. İyi seyirler dilerim.
1 Yorum
Medcezir izlediğim en iyi dizi net!