Gezi Parkı eylemlerinin planlayıcılarından biri olma gerekçesiyle tutuklanan ve hakkında 30 yıla kadar hapis cezası istenen Ayşe Barım’ın duruşması bugün (7 Temmuz 2025) görüldü. Duruşmayı izlemek ve destek vermek amacıyla birçok sanatçı da duruşma salonuna geldi. İstanbul 26’ncı Ağır Ceza Mahkemesi, Barım’ın tutukluluğunun devamına karar verdi.
27 Ocak’tan bu yana Silivri Cezaevi’nde tutulan Barım, tutuklanmadan kısa bir süre önce kalp ameliyatı olmaya hazırlanıyordu. Yakın çevresinden edinilen bilgilere göre ise Barım’ın sağlık durumu cezaevi koşulları nedeniyle giderek kötüleşiyor.
Bugün ilk kez hâkim karşısına çıkan Barım, savunmasında şunları ifade etti:
“Benimle ilgili bütün iddialar asılsızdır. Bu iddialar sosyal medya hesaplarında kimliği belirsiz kişiler tarafından yayılmıştır. Bu sektöre çok emek verdim. Ekibim ile birlikte çok önemli işlere imza attık. Sosyal medyada daha çok bot hesaplarca hakkımda çok aşağılayacı iftira kampanyaları başlatıldı.
Bu kampanyalar ile birlikte ‘tekelci’ Ayşe Barım algısı yaratıldı. Bu iddiaların üzerinden 1 ay geçtikten sonra yeni bir iftira atıldı. Benim Gezi Parkı eylemlerini provoke ettiğim üzerine iftiralar atıldı. Polisler evime geldi ve gözaltına alındım, 3 gün nezarethanede bekletildim. 27 Ocak’tan bugüne tutukluyum. Tutukluluğumun 92. gününde iddianamem hazırlandı. Gezi Parkı eylemlerinin ardından soruşturmalar açıldı, davalar görüldü. Bu soruşturmalarda adım geçmedi ama 12 yıl sonra Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüse yardım etmekle suçlandım. Ben buna anlam veremiyorum.
Buraya girmeden önce tespit edilen kalp rahatsızlığım ve beyin anevrizmam var. Bütün bunlar olurken ben içeride bir sağlık mücadelesi veriyorum. İlk itirazımızda Asliye Ceza Mahkemesi beni tahliye etmişken savcılık beni yeniden tutukladı. Yaşam hakkımı geri istiyorum. Ben yaşam hakkımı sizin adaletiniz ve vicdanınıza bırakıyorum. Ben 1.5 aydır 12 kere hastaneye sevk edildim. İzninizle sağlıklı bir şekilde yaşamak istiyorum.”
Barım’ın savunmasının ardından tanık beyanları alınmaya başlandı. Tanık olarak oyuncular Metin Yıldız ve Şebnem Sönmez dinlendi.
Metin Yıldız, “Ayşe Barım’ın Gezi Parkı’nda oyuncuları yönlendirmesiyle ilgili hiçbir bilgim yok” dedi. Şebnem Sönmez ise “Gezi Parkı eylemlerine katılmam da Ayşe Barım’ın asla katkısı yoktur” açıklamasını yaptı.
Barım’ın avukatlarından Deniz Ketenci ise şunları ifade etti:
“Bu soruşturma bildiğiniz üzere bir ihbarla başladı. Bir vatandaş Ayşe barım hakkındaki paylaşımları birleştirerek CİMER’e başvuruda bulunuyor. Müvekkilimiz bu konuda soruşturma açılmasına yer olmadığı kararı verilmesi üzerinden 36 saat sonra evi basılarak gözaltına alınıyor. İfadesinde kendisine sorulan sorular az önce konuştuğu hususlardı. Aslında oyuncular Ayşe’yi yönlendirmiş. Ayşe’nin yönlendirmesi gibi bir durum yok. Ayşe orada basın olması nedeniyle bulunuyor, menajer olarak görevini yapıyor. Hem Ayşe hem de oyuncular yapım şirketi ile anlaşma imzalıyor, bu nedenle Ayşe orada bulunmak zorunda kalıyor. Gezi Parkı olayları daha önce planlanan bir olaydı. Ayşe, nasıl planlanmış olabilir.
Help Turkey suçlaması üzerine de konuşmak istiyorum. O dönemde 2 milyon 100 bin kişi Help Turkey paylaşımları yapmış. Zaten burada da Ayşe bu paylaşımları yapmamış yaptırmamış. Başkalarının Ayşe’nin haberi olmadan yaptığı paylaşımlar nasıl suç olarak gösterilebilir.”
